31 Mart’a hızlı adımlar ile ilerlerken Eskişehir’de iddialı belediye başkan adaylarından Nebi Hatipoğlu proje lansman toplantısını gerçekleştirdi.
AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hatipoğlu, aday olduğu günden bu yana dile getirdiği 5 yıllık projelerini net şekilde kamuoyuna açıkladı. Bu lansman toplantısında Hatipoğlu’nun Eskişehir’e neler kazandırmak istediği ve bunları nasıl yapacağı ile ilgili bilgiler önümüze dün itibariyle düştü.
Nebi Bey’e 31 Mart yerel seçim sürecinde en ciddi rakip olarak görülen aday ise CHP Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ayşe Ünlüce. Ayşe Hanım da 10 Mart’ta bir proje lansman toplantısı yapacak ve projelerini net şekilde kamuoyuna açıklayacak. Elbette bu yazıyı kaleme almak için 10 Mart tarihinin sonrasını bekleyebilirdim ve daha net çizgiler ile iki aday arasındaki görüş ayrılığını sizlere aktarabilirdim. Fakat, ben Ayşe Hanım’ın bugün savunduğu görüşleri ve bizlere sunmak istediği projeleri 3-4 gün içinde değiştireceğini düşünmediğim için ve Ayşe Hanım’ın şehre bakış açısını oldukça net algıladığımı düşündüğüm için bu mukayese yazısını Nebi Bey’in lansmanı sonrasında sıcağı sıcağına kaleme almak istedim.
Nebi Hatipoğlu “batılı”, “Batı Avrupalı” bir düşünce tarzıyla, pragmatist ve kapitalizm temalı bir tarz üzerinden yürüyeceğini çok önceden zaten açık şekilde belli etmişti. Nebi Bey’in lansmanda sunduğu projelerin de bu görüntüye son derece paralel şekilde olduğunu gördük. Nebi Bey devasa ve oldukça yüksek bütçe gerektiren projeler ile karşımıza çıktı. Bu projelerin maliyeti çok yüksek olsa da Nebi Hatipoğlu bunları yapabilecek güçte olduklarını üzerine basa basa yeniden söyledi.
Aynı zamanda Eskişehir’de 5 yıl içinde bu işlerin tamamının yapılması şehri farklı bir boyuta taşır. Ancak bunun Eskişehir’e alt metinde bir getirisi daha olacak. Nebi Bey’in inşa etmek istediği şehir tamamen şimdiki Eskişehir’den farklı bir şehir ve bu projeler şehir siluetini komple değiştirecek. Bugünkü Eskişehir silueti Nebi Bey’in Eskişehir’i ile örtüşmüyor. Bunu eleştirel olarak söylemiyorum, yanlış anlaşılmasın. Hatipoğlu’nun yaratmak istediği şehir üzerine basarak söylediğim gibi pragmatist kapitalizm ürünü bir şehir. Bunu istemek bir tarz ve seçim meselesi. Kimse neden bunu istiyorsunuz diye Hatipoğlu’nu sorguya çekemez. Yalnızca halk Hatipoğlu ile aynı fikirde olacak mı onu sandıkta göreceğiz. Bir tek halkın iradesi bu arzuya onay verebilir ya da vermez. Dediğim gibi bunu da 25 gün sonra göreceğiz.
Diğer tarafta ise Ayşe Ünlüce’nin epik romantizm temalı ortaya koyduğu bir tavır mevcut. Ayşe Hanım da en başından beri romantik, daha fazla şehir ve şehir kimliğinin şu anki halinin korunmasından yana bir tavra sahip. Elbette şehirde geliştirilmesi gereken şeyler olduğunu Ayşe Hanım da söylüyor ve onun da şehrin gelişimi için önemli projeler açıklamasını bekliyoruz.
Yalnızca, benim demeye çalıştığım Ayşe Hanım bir Akdeniz şehri, bir kültür-sanat şehri, bir butik kent post-modern şekilde nasıl inşa edilir onun derdinde gibi görünüyor. İşin epik kısmı ise Ayşe Hanım’ın 25 yıldır inşa edilen savunacak bir kalesi olmasından kaynaklanıyor. Ünlüce hem bu kaleyi savunacak hem de kendi değişimci çizgisi için rakipleriyle çarpışacak. Bu durum da onu epik romantizm çizgisine oturtuyor. Nebi Bey ise net şekilde bir sanayi kenti, dev bir şehir, yüksek yapılı, yüksek nüfuslu ve küçük çaplı bir metropol yaratmayı istiyor ve kapitalizm temelli bir anlayışla seçmen karşısına çıkıyor.
Bu iki farklı tarz, iki farklı fikrin çatışmasından ise kimin galip çıkacağı merakı artık bütün şehri sarmış durumda. Bir yanda benim tabirimle epik romantizm, bir tarafta ise pragmatist kapitalizm var. Eskişehir halkı hangi eğilime evet diyecek, bu durum şehrin önümüzdeki yıllardaki kaderini etkileyecek. Bu çok kritik seçim aslında bir başkanlık yarışından ziyade Eskişehir özelindeki “kent” ve “kentlilik” kavramının ne yöne gideceğine yönelik bir seçim olacak. Ve bu kritik kararı Eskişehir’in seçmeni verecek. Tam olarak işte bu yüzden demokrasinin hayranıyız, Ayhan Sicimoğlu’na da ince bir selam çakarak “hastasıyız” demek istiyorum.
Demokrasi Eskişehir’e, tüm Türkiye’ye çok yakışıyor. Demokratik ortamda, saygı çerçevesinde geçmesini beklediğimiz seçimlerden çıkan sonuç umuyorum ki Eskişehir için en iyisi olur.
Herkese saygılar, sevgiler ve iyi günler diliyorum.