Geleceğimizi ilgilendiren her konu gençliği de ilgilendirir.
Bu amaçla kurulan Eskişehir Gençlik Platformu, yeni dönem seçimlerini geçtiğimiz haftalarda tamamladı.
Süreci her ne kadar uzaktan takip etsem de oldukça kıymet verdiğim bir oluşum. Platform, Eskişehir’deki sivil siyasetin gençlik temsilcisi olarak hayli yüksek bir potansiyele sahip. Kuruluşundan bugüne dek öngörülen kitleselleşme yakalanamasa da yeni dönemde buzul tabakasının çözüleceğini, etkin bir pozisyona kavuşacağını düşünüyorum.
Öğrenci kenti etiketinin kültür-sanat etkinlikleri, canlı gece hayatı, görece iyi ekonomik yaşam vb. kavramlara sıkıştırılmasına mütemadiyen karşı çıkmışımdır. Pek görülmese de burada derin bir kaynak var. Kentte deneyimi ölçüsünde söz sahibi olmak isteyen gençler; yöneticilere gençliğin önemini sık sık hatırlatacak, günceli yakalayarak yeniliklere zemin hazırlayacak ve kamusal faydaya dinamizm katacaklar.
İstemekte haklılar da. Zira koşulları günden güne daralan 18-30 arası kuşak, çeşitli çözüm mekanizmalarına hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyuyor. Genellikle çarenin arandığı kurum belediyeler.
CHP’li belediyelerin aldırışsız kalmadığı, aksine hemen her ihtiyaca koştuğu, hattâ zaman zaman asli işlevi olmasa dahi sosyal gereksinimlere öncelik tanıdığı bir düzen sayesinde vatandaşın çorbası kaynıyor. İktidar geçim görevini adeta belediyelere devretmiş.
2025 KYK bursunun 3.000 TL olarak açıklandığı bir ülkeden bahsediyoruz. 3.000 TL öyle bereketli bir miktar ki Büyükşehir Belediyesinin faaliyete koyduğu Bademlik Kız Öğrenci Misafirhanesinde 2.100 TL’ye konaklayabilir, artakalan 900 TL’nin 250 TL’si ile aylık sınırsız abonman alabilir, son kalan 650 TL ile Kent Lokantasında 10 öğün yemek yiyebilirsiniz. (Tepebaşı Belediyesi ve Odunpazarı Belediyesinin öğrencilere sağladığı fedakâr imkânlara değinmiyorum bile.)
Mevzu ironik markajda. 3.000 TL mi çok, belediye mi bonkör?
Bu seçmece örnekleri bilinçli verdim. Misafirhane, abonman ve makul fiyatlı yemek gençlerin platformdaki ivedi talepleriydi. Geçmiş toplantı notlarında sıkça yer alan projeler Ayşe Ünlüce döneminde hayata geçirildi. Yine de icraatlar komik itirazlarla karşılaşmıyor değil. Eleştirilere karşılık yapılacak fazla izahat yok. 1’in 0’dan büyük olduğu aşikâr. 65 liraya dört kap yemek yiyebilmek, yatağa aç girmekten iyidir. Vergilerin toplumdaki dezavantajlı bireyler lehine hizmete dönüşmesi elbette doğru tercihtir.
Gülünç olan tek meblağ KYK bursu değil. Asgari ücret taze açıklandı. Türkiye’de çalışan nüfusun yaklaşık %45’i asgari ücrete talim ediyor. Bu seviyeler, yeni mezun istihdamında dolayısıyla genç işgücünde daha vahim tablolara tekabül ediyor. Sigortasız çalışma, eksik yatırılan primler, kötü koşulları mecburiyetten kabul etmek, hayat kurma gayesinde aileye olan muhtaçlık…
Kıssadan minimal hisse, beklentinin faaliyetle sonuçlanması için parti organlarının yanı sıra sivil alandaki gençlik kuvveti de mühim bir faktör.
Örneğin kentsel dönüşüm, yüksek kiralara güvensiz binalarda oturduğumuz düşünüldüğünde gençliği alakadar etmiyor mu? Yapılmak istenen altın madeni, çevre katliamının yanında geleceğimizi de kirletmiyor mu? Kaç genç köyünde, mahallesinde kanser vakalarında artış görmek ister?
Örnekler çoğalır birbirini kovalar, biz de yükü sırtlanacak yürekli gençleri ararız.
Nitekim teşkilâtçılık, Türk’ün modası geçmiş geni ya da deklanşör önünde toplanmış bir grup insan değildir. Bir araya gelme girişimi şiddetli bir sorumluluk taşır. Ortak amaca inanç olanlar, farkında olduğu ciddiyetle başarı mührünü elinde tutar.
Eskişehir gençliğine çağrım;
Ülkenin bedbaht gidişatında kimsemiz yok, kimse bize hakkımızı ödemeyecek. Belki de umutsuz kalacak kadar yalnızız. Ancak bu şehir öyle değil. Bu şehir bizden yana.
Çalışırsak her şey mümkün. Çok çalışırsak her şey kolay.