Metaverse bir şirketin oluşturduğu bir şey değildir. Genel olarak internetin bir sonraki bölümüdür. - Mark Zuckerberg
Dünya gün geçtikçe değişiyor… Neredeyse sınırları olmayan yeni bir dünya anlayışına ve sistemine doğru gidiyoruz. Doğal olarak, bu sınırların ortadan kalkmasında internet ve teknoloji kavramları başrolü oynuyor. Teknoloji ve internet’in son 10 yıldaki muhteşem gelişimi tüm sektörleri ve hayatlarımızı çok yakından etkiliyor. Öyle ki, bilim kurgu filmlerini aratmayacak cinsten gelişmelerle fazlasıyla karşılaşmaya başladık. Sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik derken şimdi alternatif bir dünya ile tanışıyoruz ve tam bu noktada Metaverse kavramı karşımıza çıkıyor. Metaverse kelimesi Yunancada yer alan “Meta (İleri, Sonra, Öte)” ve İngilizcede yer alan “Universe (Evren)” kelimelerinin birleşiminden oluşur. Bu bilgiler ışığında Metaverse kavramını anlam olarak “evrenin ötesi veya öte evren” şeklinde tanımlayabiliriz. Ayrıca, Metaverse evrenini sanal olarak oluşturulan ve kalıcı bir hâl durumunda bulunan alternatif sanal bir evren olarak da açıklayabiliriz.
Metaverse kavramından ilk olarak Neal Stephenson’ın 1992 yılında piyasaya sunulan “Snow Crash” adlı kitabında bahsedilmiştir. Bu kitapta Metaverse internetin yerini alacak sanal gerçeklik temelli bir düzen olarak tanımlanır. Ayrıca Metaverse evreninin oluşumunda ve şu anki durumuna gelmesinde 2003 yapımı Second Life isimli multimedya platformunun önemi çok büyüktür. Second Life platformunda, insanlar kendileri için bir avatar oluşturur ve ardından çok katılımcılı bir sanal dünyada diğer kullanıcılarla içerikler sayesinde etkileşimde bulunurlar. O yıllardan bu yana Metaverse sistemi sadece sanal gerçeklik kavramını değil artırılmış gerçeklik ve diğer sanal etkileşim kavramlarını da kendi içeriğine katarak dikkat çekici bir şekilde büyümüştür. Öyle ki, 2000’li yılların başında Metaverse özellikle tüm teknoloji üreten markalar tarafından büyük bir ilgi görmüştür. Bununla beraber, önemli teknoloji ve tüketici elektroniği markaları, Metaverse evreninin insanlar tarafından daha fazla ziyaret edilip etkileşimde bulunulabilecek bir alan olması fikrine de öncülük etmişlerdir.
Blok zincir (Blockchain) teknolojisi eşliğinde Metaverse evreni insanların sadece etkileşime girdikleri bir platform olmaktan çıkıp bireylerin satın alabileceği dijital varlıkların olduğu ve kendi düşündükleri gibi bir profil yaratabildikleri sanal bir dünyaya dönüşmüştür. Günümüzde, Metaverse evreninde oyun oynayabileceğiniz gibi yarattığınız kişisel profilinizle eğitimlere katılabilir, mağazaları gezebilir ve iş olanakları yaratabilirsiniz. Öyle ki, bu gelişmeler karşısında dünyanın ünlü markaları ve kendi alanında ünlü birçok kişi Metaverse ile yakından ilgilenip çok büyük yatırımlar yapmaya başladılar. Bu ünlülerin başında Snoop Dogg, Justin Bieber ve Steve Aoki geliyor. Buna ek olarak, dünyaca ünlü birçok marka da Metaverse evreninde mağazasını açtı. Bu markaların başında Nike, Samsung, Adidas, H&M, Gucci ve Dolce & Gabbana bulunuyor. Peki, Metaverse alanına nasıl giriş yapılıyor veya nasıl ulaşılabiliyor? Metaverse evrenine artırılmış gerçeklik (AR) veya sanal gerçeklik (VR) cihazları ile çeşitli platformlar ve uygulamalar üzerinden giriş yapıp ekonomik, kültürel ve sosyal etkinliklerde bulunabiliyorsunuz. Bununla beraber, Metaverse evreninde herhangi bir şeye veya bir mülke sahip olma imkanınızda bulunuyor. Bu sistemi çok temel bir düzeyde size açıklamak isterim. Esasında basit bir mantık kuracak olursak, bilgisayar oyunundaki karakterlerinizin bir seviyeye ulaşmak ya da bir şeyler almak için belirli nesneleri toplaması gerekir ve bu oyun ekranında sanal bir şekilde birikir. Metaverse evreninde de sistem aynı bu şekilde oluşuyor. Blok zinciri teknolojisi sayesinde tüm yapılan işlemlerin kayıtları tutulur. Biriktirdiğiniz bu nesne veya kripto paralar sayesinde ilgili mağazalarda veya platformlarda satın alma işlemi gerçekleştirebilirsiniz. Bu bağlamda, blok zinciri teknolojisini tüm kayıtları süresiz saklayabilen çok büyük bir depolama sistemi gibi de düşünebiliriz.
Peki, Metaverse evreni bizlere alternatif bir evren sunabilecek mi? Esasında bu soruyu şu anda net bir şekilde cevaplamak çok zor ama her geçen gün bilim kurgu filmlerinin gerçeğe dönüştüğünü ve teknoloji dünyasındaki gelişmelerin çok hızlı bir şekilde yaşandığını unutmamak gerekiyor. Ayrıca, geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız Covid-19 pandemi döneminde iş dünyasının, eğitimin ve tüm insanların dijital dünyaya ne kadar çabuk geçtiğini ve hızlı bir biçimde uyum sağladığını düşünürsek, Metaverse evreninin hayatlarımızda nasıl bir değişim yaratacağını da sanırım hepimiz tahmin edebiliriz. Diğer bir yandan, birçok bilim insanı ve araştırmacı, Metaverse evreninin insan sağlığı ve gerçeklik algısı gibi birçok konuda büyük sorunlar yaratabileceğini belirtiyor. Öyle ki yapılan bazı araştırmalara göre, birçok kişi Metaverse evreni sebebiyle fiziksel ve sosyal ortamlarını kaybedeceklerini düşünüyor. Bu endişelerin ve soruların cevaplarını yakın bir zaman diliminde alacağımızı düşünüyorum. Metaverse evreni ile ilgilenenlere ve merak edenlere film ve kitap önerileri ile yazımı tamamlamak istiyorum. Metaverse evreni ile ilgileniyorsanız 2018 yapımı Başlat: Ready Player One filmini izlemenizi ve 1992 yılında piyasaya çıkan Neal Stephenson’ın Snow Crash isimli kitabını okumanızı öneririm.
Bir Sonraki Yazıda Görüşmek Dileğiyle…