“Türkiye’nin bugüne kadar gördüğü en iyi iktidarın atanmış il müdürüyüm” Bu sözler Eskişehir Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hikmet Çelik’e ait...
Şahsen bu söylemlerin müdür beyin ağzından çıktığına pek şaşırmadım. Zira kendisi uzun zamandır bir devlet memuru gibi değil partili bir yönetici gibi davranıyor.
Malumunuz geçtiğimiz yerel seçimde Ak Parti Odunpazarı Adayı olmak için bir yola çıkmıştı. Hatta Çelik’in çevresindeki pek çok kişiye ben aday adayı değil adayım dediğini işitmiştik.
Dahası müdür bey bir memur olmasına rağmen Ak Parti ilçe başkanlığının genişletilmiş yönetim kurulu toplantısına katılarak, partililere brifing vermişti.
Yani kendisinin partili gibi davranması, iktidara methiyeler dizmesi ve her fırsatta bu davranışları göstermesine şaşıracak bir durum yok.
Hal böyleyken Müdür Hikmet Çelik’in dün Mihalgazi’de yapılmak istenen maden bilgilendirme toplantısında iktidar kanadı gibi madenden yana durmasını, madeni yapacak Cengiz Holding iştiraki Eti Bakır’ın bir çalışanı gibi tavır almasını da sürpriz olarak değerlendiremem.
Ne yazık ki Eskişehir Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hikmet Çelik tarafsızlığını yitirmiş, objektif ve adil olma samimiyetine şüphe düşürmüş bir isme dönüştü.
Siyaset herkesin hakkı, ne var bunda diye düşünenlere şunu sormak istiyorum…
Eğer Müdür Çelik iktidar partisi yerine CHP’den bir aday adayı olsaydı ya da CHP’nin il danışma toplantısına katılmış olsaydı halen daha görevinde olur muydu?
Elinizi vicdanınıza koyup bu soruya dürüstçe cevap verdiğiniz zaman ne kast ettiğimi gayet net anlayacaksınız.
Bu durumu neden önemsediğimi de hemen dile getireyim.
Eskişehir çevre, imar, kentsel dönüşüm konularında atılıma, hızlı ve palyatif çözümlere ihtiyacı olan bir süreçte geçiyor.
Yerel yönetimler bu konuda bazı planlar ve çalışmalara imza atıyor ama iş bir yerlerde tıkanıyor.
Sürecin hükümet adına önemli bir paydaşı olan Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü bu zihniyet ile adil ve destekçi bir yol izler mi?
Nitekim Çelik’in yönettiği Çevre Şehircilik Müdürlüğü geçtiğimiz aylarda Odunpazarı Belediyesi Geçici Hayvan Barınağı'nın çevreye kötü kokular yaydığı ve mahalle sakinlerinin yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini belirten bir rapor hazırlayarak Eskişehir Tarım ve Orman Müdürlüğü'ne göndermedi mi? Bunun neticesinde müdür beyin aday olmak istediği Odunpazarı Belediyesi zorda bırakılmak istenmedi mi?
Karar mahkemeden yürütmeyi durdurmaya dönmeseydi eğer bugün Odunpazarı Belediyesini kamuoyu önünde mağdur olup zorda kalmayacak mıydı?
İşin özeti bu kadar partili olan bir ismin rakip parti olan CHP’nin yapacağı bir işe köstek olmaması, engel çıkarmaması ne kadar mümkün?
Hiçbir şey olmasa bile araya şüphe girmiştir. Su bulanmıştır. Maden konusundaki tavır ise kesinlikle kabul edilemez bir tavırdır.
Hele ki Erzurumlu bir ismin yani bu şehirde misafir olan bir ismin şehrin geleceği ile ilgili bir konuda inisiyatif almasını kati suretle doğru bulamam.
Bu vesile ile iktidar partisi yetkililerine bir çağrıda bulunalım.
Zira bu tür davranışlar genelde kişilerden çok partilere ve kurumsal yapılarına zarar verir. Özellikle il müdürü düzeyinde bu davranışlara bir çeki düzen verilmesi ve gerekli uyarıların yapılması bana göre elzemdir.
Ha bu uyarı yapılır mı? Sanmam ama ben yinede şansımı deneyim istedim….
