Malumunuz dün akşamdan bu yana Eskişehir sosyal medya gündeminde Eskişehirspor ve stadyum meselesi var. 

Anadolu Üniversitesi Teknik Direktörü İlhan Var’ın takımının bundan sonraki maçlarını Atatürk Stadyumunda oynayacağı ve Eskişehirspor ile stat paylaşımı yapılacağına dair açıklamalarından sonra Eskişehirspor camiası ciddi bir tepki reaksiyonu gösterdi. 

Öncelikle kamuoyuna konuya dair şu ana kadar resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak kulübün teknik patronu böyle bir açıklama yapınca resmi karar tebliğine de pek gerek kalmıyor. Demek ki bu kesin bir dille konuşulmuş hatta karara bağlanmış ki İlhan Var hoca bunu kamuoyu ile paylaşabiliyor. 

Hal böyle olunca Eskişehirspor camiasının ayaklanması kadar doğal bir durum yok. 

Takım 5’te 5 yapmış, stadyumda taraftar sayısı her geçen gün artıyor. Şehirde ayrım yapmaksızın herkes Eskişehirspor için bir araya gelmiş. Caddeler, sokaklar bayraklarla süslenmeye başlamış. Böyle bir ortamda böyle bir hamleye sadece Eskişehirspor değil aynı durumda olan her camia doğal olarak karşı çıkar. 

Sebebini açıklayayım… 

Birincisi aynı takımın aynı haftaya denk düşen iç saha maçlarında mutlaka bir takımın maç günü ve saatinde değişiklik yapılması lazım. TFF 3. lig profesyonel bir lig olarak programın değişmesinin zor olduğu bir yer. Böyle bir durumda haliyle Eskişehirspor’un maç günü ve saatinde değişiklik yapılması daha muhtemel olacak. 

Maçlarını daha çok insanın serbest olduğu Pazar günü ve akşam saatlerinde oynayarak hem daha çok taraftar hem de küçük bir hasılat toplayan Eskişehirspor’un maçı olurda Cumartesi saat 14.00’e alınırsa bu kez kulüp hem taraftar gücünden hem de maddi desteğinden ciddi bir hak kaybı yaşayacak. 

İkincisi Eskişehir gibi iklim koşullarının sert olduğu bir şehirde 2 takımın aynı çim zemini kullanması pek sağlıklı değil. Kış yağışlarıyla birlikte stadyum zemini kısa sürede deforme olup 2 takım içinde kullanışsız bir hale gelebilecek. Bunu kimse istemez. 

Üçüncüsü Atatürk Stadyumunda başka bir takım mücadele etmediği için Eskişehirspor taraftarının pankartları, afişleri standart olarak yerleri değişmeden duruyor. Ancak başka bir takım maç oynadığında bunların üstünü kapatmak, toplamak gibi bir çok zahmet ve etik olarak gönlün razı gelmeyeceği duruma şahit olacağız. 

Ve son olarak aslında taraftarın tepkisinin haklı olmakla birlikte bu kadar büyük olmasının altında yatan önemli bir sebep var. 

Konuyu gündeme ilk taşıyanlardan birisi olarak hala cevap alamadığım, alamadığımız bir sorun var. 

Biliyorsunuz birkaç ay önce Anadolu Üniversitesi’nin Ankara’da yaşayan bir iş insanına satıldığı söylentileri ayyuka çıkmıştı. O dönem ben dahil pek çok kişi bu iddiayı net bir şekilde kamuoyu ile paylaştı. Hatta şahsen bunun yüzde 90 gerçek olduğunu yani Üniversite takımının artık resmi bir kurum takımı değil bir iş insanının takımı olarak özelleştiğini iddia ettim. 

Nihayetinde ne Üniversite ne de başka bir yetkili bu iddiaları inkar etmedi. Hayır satılmadı ya da kesin olarak satılmayacak demedi. Sükut ikrardan gelir misali iddialar kamuoyu nezdinde kabullenildi. 

Hal böyle olunca Anadolu Üniversitesi SK’nın bir kurum takımından ziyade bir kişi takımı olarak algılanmaya başladı. Yani şehir aidiyeti adına bu sessizlik yüzünden bir yara aldı. 

Çünkü bu sürecin Eskişehirspor yerine bir kaç yıldır gündeme gelen Eskişehir FK ile ilgili bir hazırlık süreci olduğu endişesini taşıyan ve böyle bir durumu asla kabul etmeyecek olan Eskişehirspor taraftarının sayısı bir hayli fazla. 

Tüm bunları alt alta topladığımızda Stadyumu bölüşme fikrine kimsenin sıcak bakmaması ve tepki göstermesini gayet doğal bir refleks olarak karşılıyorum. 

Anadolu Üniversitesi’nin ESOGÜ’de maç yapması federasyon tarafından yasaklanmış olabilir. Ancak gerekçenin sebebi öğrenilerek üniversite tarafından saha elverişli hale getirilebilir. Ya da ESTÜ içindeki BESYO sahası bir alternatif olabilir. 

Ancak şu bir gerçek ki akla gelen ilk seçenek Atatürk Stadyumu’na Eskişehirspor taraftarı bir gönül vizesi vermiyor.