Eskişehir’de seçim hareketi yok diyenlere pek katılmıyorum.
Kabul biraz yavaş, heyecandan yoksun ve gürültüsüz bir giriş oldu ama devinim gittikçe yükseliyor.
Büro açılışları, mitingler, aday ziyaretleri derken şehrin kenar mahalleleri dediğimiz yerlerde dahi hareket, telaş, koşturmacalar çıkıyor karşıma…
Tabi Enerji Bakanı Fatih Dönmez’in seçim çalışmasını yoğun tempo ile sürdürmesi ve gidilen her yerde tabii olarak bir hareket oluşması da şehrin siyasi hareketliliğini tetikliyor.
Ak Partililer ilk günlerde aday listesine itiraz etti, tepki gösterdi ama şu aralar garip bir motivasyonla yol alıyorlar.
Ülke genelinde oylar düşse bile Eskişehir’de 3 milletvekili çıkaracağız iddiaları kaybolmuyor. Ali Demirel’i de teşkilatın bir temsilcisi olarak TBMM’ye gönderelim, elimiz ayağımız olur diye destekleyen ve yalnız bırakmayan bir kitle oluştu.
Uzun süredir partinin milletvekillerini bile bir arada hatta şehirde göremeyen partililer her gün Bakan Dönmez ile bir araya gelince herhalde kendileri iyi hissediyor ki zayıf başlayan süreç güçleniyor.
Benim tahminim ise değişmedi ben hala AK Parti şu an 2 milletvekili çıkarır, CHP 2 Milletvekili çıkarır, İYİ Parti ise 1 Milletvekili çıkarır, boşta kalan bir milletvekili ise ya CHP ya da İYİ Partinin olur diye tahmin edenlerdenim.
Yani iş aslında Nebi Hatipoğlu, İbrahim Arslan ve Ali Demirel arasında geçen soğuk bir savaş seyrinde ilerliyor.
Hatipoğlu lokomotif olarak 2. Sıra adayını çıkartmak ve varlığının gücünü genel merkeze kanıtlamak istiyor.
CHP yerel iktidarını, merkezi hükümet ile taçlandırmak ve İbrahim Arslan’ı da milletvekili yaparak Eskişehir büyüsünü sürdürmek istiyor.
AK Parti ise Eskişehir’de 3 milletvekili çıkarırsak ülke genelinde seçimi kaybetmeyiz hem de Ali Demirel gibi bizden bir isimle yerel seçimde avantajlı oluruz diye düşünüyor.
O yüzden ilerleyen günler daha çetrefilli, daha hızlı hatta ittifak içi çekişmelerin bile doruğa çıkacağı günler görebiliriz.