CHP Eskişehir kongresi üzerinden 10 gün geçti.

Talat Yalaz’ın başkan seçildiği ve Kazım Kurt’un desteklediği Figen Kahya’nın tahmin edilmeyecek bir farkla kaybettiği kongreye dair dedikodular bitmiyor.

Kazım Kurt kongreden bir gün sonra faturayı kesmeye başlamış ve yıllardır kendisine yakın olan iki isimden birini Sultandere’ye sürmüş diğerinin ise görevine son vermişti.

Ancak işin bu iki isimle sınırla kalmayacağı ve devamının geleceğine dair söylentiler şu an ayyuka çıkmış durumda.

Kongre sonucuna göre karşımızda iki senaryo var.

Ya Kazım Kurt kongreyi bile isteye kaybetti ve başka bir planı var. Ya da yıllardır sahip çıktığı, kamuoyu tepkilerine rağmen toz kondurmadığı ekibi tarafından zora düşürüldü.

Bana göre ikinci seçenek yani Kurt’un ihanete uğradığı olasılığı ağır basıyor.

Aklınıza hemen belediye personeli gelmesin. Belediye’de görevi olmayan ancak Kazım Kurt’un yıllardır birlikte yol yürüdüğü bazı isimlerle ilgili ciddi dedikodular dillenmeye ve bazı şüpheler oluşmaya başladı.

Dün Ergün Güven’in eskisehir.net sayfasında ki yazısını okudum.

O da pek çok isim gibi bazı ziyaretlere dikkat çekmiş ve aynı şüpheye parmak basmış.

Yıllardır Büyükerşen’e düşmanlığı ile bilinen, önce Ataç grubu ile CHP içi dizayn yapmaya çalışan ardından onları yarı yolda bırakıp Kazım Kurt ile yakın mesaiye başlayan bir eski partili yine başrolde yer alıyor.

Her kongre süreci ve parti işleyişine Kazım Kurt kanadından müdahil olan bu ismin kongreden kısa bir süre önce yıllardır ayak basmadığı Büyükşehir Belediyesinde bizzat Büyükerşen ile görüşmesi dikkat çekici…

Yıllar önce yapılan görüşmelerden sonra partinin belediye seçimine katılamaması ve Büyükerşen’in bu durumdan kazançlı çıktığını düşünür ve bu kongreden de kazançlı çıkanın sadece Ataç değil Büyükerşen de olduğunu hesaba katarsak CHP kongresine dair boşluklar derinleşir.

Zira Büyükerşen ile Kazım Kurt’un kongreden önce birkaç kez telefonla görüştüğü ve Büyükerşen’in Kazım Kurt’a kongreye müdahil olmayacağını söylediğini, bu söze rağmen kırsal ilçe başkanları da dahil kongrenin kaderini değiştirecek delegasyon ile toplantılar yaptığını hemen herkes biliyor.

Acaba bu da o toplantılardan birisi miydi?

Bundan Kazım Kurt’un haberi var mıydı?

Devamına pek soru ve şüphe sığdırabiliriz. Zaten CHP içinde bu yapılmaya başlandı. Dışarıya da yansıyor. Ancak nereye kadar gidecek merakla bekliyoruz…