Cuma günü akşam saatlerinde sevgili Soner Yüksel aradı, “abi her gün yazmana gerek yok. Arada dinlen, en azından hafta sonlarını es geçelim dedi”
İçime bir kurdeşen düştü. Acaba yazmamı mı istemiyor, yoksa gerçekten mi dinlenmemi istiyor diye ikircikli bir his içinde kaldım. Bana dert olacağına ona dert olsun diye bu kez ben aradım. “Soner kardeşim bir sıkıntı, sorun var ise mutlaka söyle, bende ona göre gardımı alayım, bu basın işleri çetrefillidir, kırılırım diye düşünme” dedim.
Önce güldü, ne dediğimi anladı muhterem, ardından “Abi gözünü seveyim, istersen günde 2 kez yaz ama dinlenmeyi ihmal etme, uzun soluklu bir iş yapıyoruz, biz bile zorlanıyoruz, cephaneni tüketme” deyince rahatladım.
Aslında bugünde yazmayacaktım ama…
Yaşadığım yer Erdek bile olsa insan Eskişehir’den ve benzerliklerinden kopamıyor. Duramadım.
Malumunuz dünden bu yana Eskişehir kamuoyunda ETO’da Metin Güler’in listesinde yapacağı değişikliklerden rahatsız olan bir grubun, daha doğrusu inşaatçıların “Beyaz Liste” yapacağı ile ilgili dedikodular var.
Bu da sakin sakin ilerleyen sürece biraz heyecan katmış gibi gözüküyor.
Ancak benzeri bir tablonun tam da bugünlerde Erdek Ticaret Odası’nda da yaşandığını bildiğim için “Bu durum liste dışında kalanlar için bir pazarlama taktiği mi?” diye düşünmeden edemedim.
Biliyorsunuz Erdek Ticaret Odasının adı da ETO …
Ve aynı Eskişehir ETO gibi Erdek ETO’da da mevcut başkan Özlem Sarı rakipsiz olarak 4 Ekim tarihinde seçime gidecek.
Kendisi buradaki esnafın sevdiği, gayet sevecen, iş bitirici ve başarılı bir iş kadını olduğundan karşısında kimse aday olarak yarışmayı göze almadı.
Ancak birkaç gündür Eskişehir ETO gibi Erdek ETO konusunda da benzeri şeyler yaşanıyor.
Avşa, Marmara, Kapıdağ yarımadasında faaliyet gösteren pek çok ticaret insanı güç birlikteliği yapıp Özlem hanım karşısına çıkmak istiyorlar.
Görüşüyor, konuşuyorlar ve bizim dedikoducu veteranlardan birini de kandırmak istiyorlar.
Hatta Bandırma Ticaret Odasında olduğu gibi iki muhalif başkan adayı birlikte liste yapalım da, dönüşümlü başkanlık yapalım gibi bir senaryo bile geliştirmişler.
Ancak seçime az bir zaman kaldığı ve Özlem Hanım büyük bir güç olduğu için bu çabalar pek sonuç bulmuyor.
En azından meclise gireriz diye düşünen ve bunun ince pazarlığını yapanlar da var deniyor.
Ben de bu işin oraya evrilmek istendiğini düşünüyor fakat sonuç alınamayacağını belirtiyorum.
Velhasıl kelam…
Erdek ETO’da yaşanan süreci, Eskişehir ETO’da yaşanan süreçle paralel bulunca yazmadan edemedim.
Yaşadığım sitenin 14 mülk sahibinin 9’u Eskişehirli olursa, oğlan her gün 45 dakika Eskişehir’de olan biteni anlatınca ve bizim kulağı kesiklere bile gel seni yönetimi alalım teklifleri gelince insan duramıyor.
Özetle Türkiye’nin her yerinde bu seçim süreçleri benzeri şekilde geçiyor. Yarışanlar, yarışmak isteyenler ve mevcut güç ile en azından birkaç koltuk kapalım diye pazarlığa girenler olması çok doğal bir yönelim.
Eskişehir’de de iş bundan öteye gitmez diye düşünüyor ve hepinize iyi haftalar diliyorum.