Geçtiğimiz gün ETO seçim sürecine dair sevgili Soner Yüksel’in bir yazısına takıldım. 

Yazısında Metin Güler’e dair bir olumlama vardı. Dikkatimi çeken olumlama değil bunun sebebi olarak listede genç isimlerin ve göçmen camiasının desteğine dikkat çekmişti. 

Bunun önemli bir veri olduğunu düşündüğüm için altını çizmek istedim. 

Çok isterdim ama ben göçmen değilim. 
Anne tarafı tatar, Baba tarafı Türkmen bir ailenin çocuğuyum. Ancak mübadeleden sonra köyümüzü paylaştığımız göçmen ailelere karşı büyük bir sempatim, saygım vardır. 

Bunun çok daha fazlasını Eskişehir’e geldiğim zaman gördüm. 
İşe ve şehre alışma sürecinde hayatında sadece Bulgar kelimesine sinirlenen, Bulgaristan Türküyüz diye usanmadan düzeltme yapan rahmetli Recep Abim ve Ailesinin çok büyük desteklerini gördüm. 

Sonra sonra Eskişehir’in sadece Tatarlardan ibaret olmadığını, Bulgaristan Türklerinin de bu şehrin asli unsuru olduğunu yaşayarak öğrendim. 

Ancak balkan camiasına sürekli övgü dizmekle olmaz. Yine bir göçmen olan yazlık komşum Halim abiye de hep söylediğim bir şey vardır. “Göçmenler bu şehirde birleşemiyor, istediği etkinliğe ulaşamıyor, kafasını kaldırıp biz de kurumsal bir iş yapalım” diyemiyorlar. 

Biliyorsunuz şehirde Emirdağlılar, Malıçlılar, Sivrihisarlılar ciddi bir lobidir. Hatta Ağrılı, Vanlı, Tuncelili dostlarında birlik ve beraberlik adına hemşeri cemiyetçiliğine takdirle tanık oluruz. 

Ama Bulgaristan göçmenleri son yıllara kadar bu lobiciliğin içinde pek yer almadı. 
Sevgili Bahar kardeşimin gayretleri, ERİAD’ın eski Başkanı İbrahim Durgut ve şimdiki Başkan Rüştü Bey ile birlikte ufak bir kıpırdanma olduysa da, henüz istenen niteliğe ulaşamadı. 

Sanırım Balkan göçmenlerinin isteme ile ilgili bir eksiği, çekincesi var. 
Ticaret hayatının, sanayinin bu kadar çok içinde olup, bu kadar güçlü olmalarına rağmen herhangi bir tüzel temsiliyette olmamaları bunun yegane örneği. 

Evet ETO Başkanı Metin Güler Makedonya göçmeni, ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş’ta Bulgaristan’dan göçen bir Ailenin evladı. 
Ama böyle büyük 2 kurumda yöneticilik yapanların içinde başka göçmen var mı? 

Bu yüzden geçtiğimiz gün ETO listesinden İbrahim Durgut’a bir teklif yapıldığı söylentisi dikkatimi fazlasıyla celp etti. 
Kim görüştü, kim ne dedi ve nasıl bir cevap verildi bilmiyorum. Bildiğim balkan camiasının ilk kez böylesi seçim süreçlerine müdahil olduğu ve bunun şehir lobiciliği adına da olumlu bir eylemselliğe dönüştüğüdür. 

Birkaç gündür aklımda ama haftaya başlarken biraz da Halim abimin gayreti ile bu düşüncelerimi paylaşayım istedim. 

Düşüncelerimi aktardığım için ufak bir rüşvetimde var. Bu akşam Halim abimizin misafiriyiz 
Belki bilmezsiniz ama begova supa diye adı çorba olsa da çorba demeye dilimin varmadığı müthiş bir lezzet vardır. Nasip olursa onun tadını bakacağız ve Rumeliyi konuşacağız.