İMO Eskişehir Şube Başkanı Orkun Kılıç geçtiğimiz sene ES TV’de bir programa katılmış.
Gazeteci Ali Baş ve Meltem Karakaş’ın konuğu olan Kılıç, Eskişehir ve konut fiyatları ile ilgili bazı açıklamalar yapmış.
Kılıç Eskişehir’de konut fiyatlarının diğer illere göre daha fazla yükselmesi ile ilgili şunları dile getirmiş;
“Bizim maliyetlerimiz yüksek, arsa maliyetimiz yüksek. İmar planlarımız şu şekilde, biz gidiyoruz, 120 metrekareye oturan 3 kat 3 daireli inşaat yapıyoruz. 8 kişilik asansör takılması zorunlu yönetmelik gereği; bu binada 8 kişi yaşamıyor çoğu zaman. Bizim böyle bir paramız var mı? Yok, ama imar planımız böyle. Bizim bu imar planlarını bir kere acilen ada bazında emsal artışı vererek yani bir ada bazında ayrı ayrı bitişik nizam evler olacağına, ada bazında tek bir konut daha yüksek emsali ve dolayısıyla inşaat maliyetlerinin çok düştüğü ve inşaat alanı büyüdüğü için maliyetini düşerken, kalitesinin de belli oranda artığı konutlar üretebiliriz. Eskişehir özelinde bu inşaat maliyetini biraz düşürür”
Akademik yeterliliğim yok ama ortalama zekaya sahip bir birey olarak bu açıklamanın altına imza atarım. Sadece ben değil, eminim ortalama zekaya sahip hemen herkes bu açıklamayı destekler.
Peki, aşağı yukarı hepimizin hemfikir olduğu bu konuyu niye yazdım?
Malumunuz ESO bir konut sorunu raporu hazırladı ve Eskişehir’de ülke ortalamasının üstünde ilerleyen fahiş fiyatlara bazı rakamlarla dikkat çekti.
Rapor farkındalık yaratmış olacak ki epey tartışıldı. Hatta İMO’nun da içinde yer aldığı akademik odalar ortak bir anti rapor ile ESO’nun raporunun doğru bakış açısına sahip olmadığını söyledi. Akademik odalarla birlikte hazırlanmadığı için eleştirildi. Uzmanları böyle bir rapor hazırlasaydı diye topa tutulmak istendi.
Ancak bu eleştirileri yapanların bir kısmı şunu ihmal etti.
Birincisi ESO’nun raporu akademik iddia taşıyan bir rapor değildi.
İkincisi ESO’nun raporundaki bazı somut tespitler bizzat Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile İTÜ’nün 2016 yılında ortak çalışması olan 1/25 binlik raporlarının plan notlarından alınmış ve sayfa sayfa belirtilmiş tespitlerdi.
Ancak belli ki bu kısmı gözünden kaçıranlar ya da kendi hazırlattığı rapordan bi haber olanlar varmış, öğrendik.
Velhasıl gelelim konumuzun özüne,
Akademik odaların raporunda net olarak konut sorunu yoktur denmese bile, Eskişehir’de olan konut sorununun arz ve talepten kaynaklanmadığını ima eden tespitler vardı.
Fahiş fiyatların sebebi olarak ise arsa maliyetlerine yer verilmeden, enflasyon ve inşaat malzeme giderlerindeki yükselişe dikkat çekildi.
Şimdi haklı olarak aklıma takılıyor.
Geçen gün bu fahiş fiyatların hükümetin ekonomi politikası sonucu oluşan enflasyondan kaynaklı olduğunu, bunun ESO’nun dile getirdiği konut eksikliğinden de ortaya çıkan bir sorun olmadığına imza atan İMO Başkanı geçen sene ESO’nun raporunda dile getirildiği gibi mevcut imar planında sıkıntılar olduğunu, pandemi nedeniyle inşaat üretiminde azalma olduğunu ve 3 katlı 3 daireli imar planlarının maliyetleri artırdığı için konut fiyatlarını artırdığını açık açık beyan ediyor.
Demek ki neymiş?
Mesele aslında ne dendiği değil, kimin söylediği meselesiymiş.
Sevgiler Eskişehir…
