Yerel seçimler gündemi başladığına göre;

Kişiler bazında da artık yavaş yavaş konuşmaya başlayabiliriz…

Mevcut başkanlar ne yapacak, şehrin muhalefetinin siyaseti nasıl olacak?

İttifaklar içindeki partiler kendi adayları mı ile çıkacak?

Çıkarsa seçim aritmetiği nereye döner? gibi sorulara zaman için çokça yanıt arayacağız.

Ancak!

Bu süreci domine edecek kişilere dair de artık bir yer açma zamanı geldi.

++++

Yerel seçimler denilince akla hemen bir çırpıda gelen isimler var.

Bunlar inanın bir elin 5 parmağını geçmeyecek kadar az!

Bunlardan birisi kuşkusuz AK Partili Murat Özcan.

‘İl Yönetiminde üst düzey görevler almasından bu yana, şehir siyasetinde görmediği olay kalmadı!’ dersek mübalağa etmemiş oluruz!

Parti yönetimindeyken 3 seçim 2 referandum atlatmış bir isim.

Üstüne 15 Temmuz Darbe girişimini görmüş ve büyük mücadeleler vermiş.

Yetmemiş…

Partisi, en kritik seçimlerden birisinde kendisine İl Başkanlığı görevini kendine vermiş.

Ne olmuş bu süreçlerde?

Hemen hatırlatalım…

“AK Parti, girdiği her genel seçimden birinci parti olarak çıkmış!

Devraldığı il başkanlığında yönettiği süreçle birlikte yine en zorlu seçimden de alnının akıyla ayrılmış!”

Bu sonuçlara ilişkin belki defalarca yazılar yazmış, sebeplerini konuşmuştuk.

Özcan’ın parti içinde derleyen toplayan bir profil olduğunu hatırlattık.

Sadece AK Partililerin değil, pek çok kesimin büyük teveccühünü kazanmış bir profil olduğunu anlattık.

Bu sonuçların partiye küsmüşlerden tutun, siyaseti kenardan izlemeyi tercih edenlere kadar birleştirici bir unsur oluşmasından kaynaklandığını dile getirdik.

Hepsinin bir sonucu olarak da Murat Özcan misyonunun sandığa pozitif sonuç olarak yansıdığını rakamlarla ortaya koyduk.

+++

Kısacası;

Böylesine zor, meşakkatli, engebeli yollardan başarıyla çıkan bir Murat Özcan izledik geçmişte.

Tam “Artık işine gücüne döner, görevini artık tamamladı” derken, bu kez çevresinden gelen baskılara daha fazla dayanamadığına da yine tanıklık edenlerden olduk.

Yerel seçim içerisine çekilen ve hem Büyükşehir hem de Odunpazarı Meclisinde görev almak durumunda kalan Murat Özcan portresi izlemeye başladık.

Partinin grup başkan vekili olarak elbette aldığı sorumluluğu layıkıyla yerine getirecekti.

Her iki mecliste de öylesine bir muhalefet örneği göstermeye başladı ki;

"Geçmiş siyaset tecrübeler ile siyasi aklın bir araya geldiğinde neleri başarabileceğine şahit olmaya başladık."

+++

Ve geldik bugüne…

Son 3-5 aydaki geçen sürece bakın ve şu soruya yanıt verin;

“Eskişehir’de en çok saldırıya uğrayan politikacı kim?”

Tereddüt etmeden aynı ismi hemen verirsiniz.

İş artık öyle yere geldi, getirildi ki;

“Stokçuluk iftirasına” kadar götürüldü iş.

Ve bugüne dönüp baktığımızda benzer yıpratma çalışmalarının sürdüğüne halen tanıklık ediyoruz.

+++

Elbette hepsinin bir sebebi var!

Bunu bizim açıklamamıza gerek yok!

Herkes, her şeyin farkında ama kısaca söylemeden geçemeyeceğim.

“Bunca yıpratılma faaliyeti altında kalan Murat Özcan’ın şehirde bu denli güçlü bir figür olması bazı kesimler tarafından kabul edilemiyor!”

Biliyorlar ki;

Murat Özcan’ın olası bir adaylığı karşısında şanslar neredeyse yok denecek kadar azalacak.

Yine iyi biliyorlar ki, Murat Özcan’ın sadece kendi partisi ve tabanından değil sağ sol fark etmeden her taraftan önemli oyları bünyesine çekebilecek.

Tüm bunlardan dolayı da Murat Özcan bugün hedef halindedir!

Dahası, hedefe konulmaya bundan sonra da devam edilecektir…

Görünen köy kılavuz ister mi?