Eskişehir’de çöküntü olarak kalmış alanlar var.

Özellikle kenar bölgelerde bu durum büyük sorun yaşatmaya başladı.

Mezbele haline gelen alanlarda mülkü bulunan vatandaş, artık günün koşullarına göre yaşamak istiyor!

Daha konforlu konutlar, daha sosyal bir yaşam bölgesi vs. derdinde…

Bu konuda TOKİ, şehirde önemli işler yaptı geçmişte.

“Kente prestijli mahalleler kazandırdı.”

Hepsi büyük projelerdi ve geçmişte dar gelirli vatandaş bu sayede “sağlam” konutlara ulaşırken, sözünü ettiğimiz sosyal imkanlara da kavuştu.

Elbette hepsini takdir ettik ve etmeye de devam ediyoruz.

+++

Ancak TOKİ, bu kez farklı bir çalışma ile çıktı şehirlinin karşısında…

“Müjde” diye sunulan yeni konut hamlesi, vatandaş için çokta bu değerde görülmedi.

Daha önce bu konuda yazdığımız yazılar var.

TOKİ’nin yeni projesine dair ortaya çıkan gündeme dair eleştiriler getirdik.

Eskişehir’e yapılacak yeni 2500 sosyal konutun geçmişteki projelerden çok farklı olduğunu;

Zira ödeme planından tutun, konutların akıbetine kadar pek çok bilinmezlik içerdiğini anlattık.

Şimdilik meseleye dair farklı eleştirilerimizi saklı tutuyoruz.

+++

Şimdi asıl anlatmak istediğimize dönelim.

Evet, TOKİ’nin yeni projesine dair endişeler epeyce fazla!

Bu nedenle belediyeler bu konuda daha fazla sorumluluk almalı.

Sonuçta şehirlerde, TOKİ’nin dönüşüm alanı olarak ilan ettiği bölgelerin dışında, imar alanları içinde kalan çöküntü alanlar da var!

Bunlar için belediyeler pekâlâ devreye girip, vatandaşı sözünü ettiğimiz alanlara kavuşturabilir.

Örneğin, bunlardan birisi de Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı bir proje.

+++

Gündoğdu Mahallesindeki dönüşüm işinden söz ediyoruz.

3 etap halinde planlanan bir alan burası.

Belediye tarafından imar planları yapılıp, dönüşüme hazır hale getirildi.

Daha sonra Vergi Dairesi tarafında kalan ilk etap kısmında vatandaşlar ile görüşmeler başlatıldı.

Tam 470 mülk sahibi ile masaya oturuldu.

Yapılan uzlaşmanın ardından da Büyükşehir Belediyesi içinde bulunduğumuz yılın başında kepçeyi mezbele binalara vurdu.

Ortaya “belediye-vatandaş ortaklığı” ile bir dönüşüm çalışması çıktı.

+++

Zannediyorum ki, önümüzdeki süreçte binalar yükselmeye başlayacak.

Sonrasında tam da “Şehrin vitrini” dediğimiz noktada kente yakışan bir yaşam alanı ortaya çıkacak.

Yani sadece vatandaşın kazandığı yeni bir yaşam noktası değil;

“Kente prestij anlamında da değer katacak bir alan inşa edilecek.”

Öyle ki, çalışmanın içerisinde sadece yeni konut ve işyeri yapımları değil;

Kültürel tesislerden, okula ve Porsuk kıyısı boyunca 31 bin metrekarelik parka kadar sosyal konforu sağlayacak çalışmalar yer alacak!

+++

Sözüm şu ki;

“Bir belediye isterse, ‘Elindeki şartlar ölçüsünde’ dönüşüm projeleri yapabilir.”

Kendi imar alanlarında kalan kısımlarda çok güzel planlamalar yapıp, vatandaşa sunabilir.

Gerisi de “Vatandaşın size olan güvenine” kalır.

Eskişehirli, Gündoğdu’da Büyükşehir Belediyesi’ne güvendi ve tüm anlaşmalara imza attı.

Kısacası;

Niyet üzüm yemekse, bağcının çokta hükmü yok!

İsterseniz olur.

Zira isteyenler çatır çatır yapıyor.