Üniversitelilerden Sonra Liseliler de Yürüdü! Üniversitelilerden Sonra Liseliler de Yürüdü!

Yıldırım, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"AKP Tepebaşı İlçe Başkanı Muhammed Ali Kaya’nın gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan, tamamen algı yaratma amacı güden açıklamalarına cevap verme zorunluluğu doğmuştur.
 
İlk olarak Kaya’nın AKP döneminde yapıldığını iddia ettiği hizmetlerin esaslarına değinmek gerekirse; Yeşiltepe Kapalı Pazar Yeri ve Düğün Salonu 4 milyon 787 bin 846 TL’lik kredi ile AKP döneminde yapılmıştır. Pazaryerinin kredisinin 3 milyon 387 bin 340 TL’si Ahmet Ataç döneminde ödenmiştir.
 
Çamlıca Kapalı Pazar Yerinin 2011 ihale ile yapımına başlanmıştır. 2012 yılında hizmete açılan pazaryeri toplamda 4 milyon 99 bin 293 TL’ye mal olmuştur. Pazaryerinin tamamı Ataç döneminde yapılmıştır ve yine Ataç döneminde ödenmiştir. Pazar yerinin üst bölümü 2022 yılında yapılan ihale ile market, düğün salonu ve sosyal donatı alanı haline getirilmiştir ve yap-işlet-devret modeli ile 5000 metrekaresi market olarak ihale edilmiştir. Düğün salonu ve sosyal donatı alanı şu anda ihale aşamasındadır.
 
2003 yılında Fabrikalar Bölgesi İmar Planı Ahmet Ataç döneminde hazırlanmıştır. Bu plan içerisinde 10 dönüm yer Tepebaşı Belediyesi Hizmet Binası yapılmak üzere ayrılmıştır. Daha sonra hizmet binası projesi AKP’li belediye tarafından 12 milyon 755 bin 661 TL kredi alınarak yapılmıştır. Bu kredinin 11 milyon 985 bin 175 TL’si Ahmet Ataç döneminde ödenmiştir.
 
Ezcümle; yukarıda açıkladığımız üzere yapılan hizmetlerin AKP döneminde yapıldı denilmesi tam olarak gerçekleri yansıtmamaktadır. Ahmet Ataç halk için hizmet üretmeye şimdi olduğu gibi geçmiş dönemlerde de tüm şeffaflığıyla devam etmiştir. Yine farklı bir örnek verecek olursak 2009 yılında Ahmet Ataç yeniden seçilip Tepebaşı Belediyesini 50 milyon 851 bin 801 TL borç ile devralmıştır. Söz konusu borcun güncel oranı ile günümüze güncellendiğinde söz konusu borç 1 milyar 269 milyon 792 bin 509 TL’ye, yani 33 milyon 389 bin 232 dolara tekabül etmektedir.
 
AKP Tepebaşı İlçe Başkanı Kaya, siyasi kariyerine çarpıtmayı, iftirayı ve seviyesizliği merkez alarak devam etmeye çalışmaktadır. Tepebaşı halkı, bu kirli dili, bu çürümüş siyaseti, bu gerçek dışı suçlamaları ve yapanları çok iyi tanıyor ve kesinlikle dikkate almıyor.
 
'Kontrolünü kaybetti' diyerek hakaret etmeye çalıştığınız kişi, 25 yıldır halk iradesiyle göreve gelen, bu kentin en büyük sosyal dönüşüm projelerini hayata geçirmiş bir belediye başkanıdır. Siz henüz belediye yönetiminin ne olduğunu dahi anlamamışken, bizler bu kente yüzlerce proje, binlerce hizmet kazandırdık. Tepebaşı’nı Türkiye’nin örnek alınan belediyelerinden biri yaptık.
 
AKP Tepebaşı İlçe Başkanı, Tepebaşı’nda 5 seçim kazanmış, bir gün bile yolsuzlukla anılmamış, mütevazılığı ve kibarlığı ile herkesin sevgisini kazanmış Sayın Başkanımız Ahmet Ataç’a boyundan büyük laflar etmeye devam etmektedir. Atanmış bir kişinin yüz binlerce kişi tarafından defalarca seçilmiş dürüst, mert bir insana; Ahmet Başkan’a bu kadar kolay dil uzatabilmesi, çirkin siyasetine alet etmesi, AKP siyasetinin vücut bulmuş bir örneğidir.
 
'Ahmet Ataç istifa etsin' demişsiniz. Sizin gibi bir siyasi aktörün ağzından çıkan bu laf açıkça gülünçtür. Eleştirilerinizin ciddiye alınacak tarafı kesinlikle bulunmamaktadır. Siz, halkın seçtiği bir belediye başkanına dil uzatacak bir siyasi tecrübeye de kişisel itibara da sahip değilsiniz!
 
Kendi partisinin aktörlerine yaranmak uğruna, Meclis’te AKP’li meclis üyesinin çıkarmış olduğu sorun üzerine yaşanan tartışmayı çarpıtmak, belediye yönetimini hedef göstermek, kurumun onurlu bürokratlarını zan altında bırakmak, sadece siyasi ahlaksızlık değil, aynı zamanda büyük bir acziyettir. AKP Tepebaşı İlçe Başkanı Kaya, siz gerçekleri duymaktan ürken bir siyaset simülasyonusunuz. Siyaset yaptığınızı sanıyorsunuz ama ortaya koyduğunuz şey, sadece ve sadece kuru gürültüdür.
 
Meclis’te yaşananlar sizin provokasyon çabanızın bir sonucudur. Bir bürokratı zan altında bırakmaya çalışmanız, toplantıyı provoke eden davranışlarınız ve partinizin bazı üyelerinin seviyesiz sözleri kayıt altındadır. Gerçeklerin üzerini bağırarak, parmak sallayarak örtemezsiniz. Devlet ciddiyeti ile bağdaşmayan bu çırpınışlar, AKP Tepebaşı İlçe Başkanlığı’nı ne yazık ki dedikodu ağzıyla konuşan bir güruh haline dönüştürmüştür.
 
Belediyenin borç durumu üzerinden yapılan çarpıtmalar komiktir. Borçlanma, yatırımı ve hizmeti mümkün kılmak için yapılır. Belediyemiz, Sayıştay denetiminden geçmiştir ve tüm faaliyet raporlarımız halkın erişimine açıktır. Siz bu verileri çarpıtmak yerine, kendi partinizin ülkeyi içine soktuğu ekonomik krizle yüzleşin.
 
'Borç var hizmet yok' diyorsunuz. Belediyecilik nedir haberiniz yok. Evet borcumuz var; çünkü bu şehirde yatırım var, proje var, vizyon var! Siz iktidar partisinin temsilcisi olarak 22 yıldır yönettiğiniz devleti borç batağına sokmuşsunuz, bizden ziyade önce Saray’a sorun: 1 milyar dolar harcadıkları yazlık, kışlık saraylar ne işe yarıyor? Yine; borcu olan belediyelerin batması ihtimali konuşulacaksa; tüm AKP’li belediyeler için de söz konusu durum geçerli olacak mıdır? Örnek verecek olursak, kendi içlerinden gelen tabirle 'Ankara’yı parsel, parsel satan' Melih Gökçek’in yönettiği daha doğrusu har vurup, harman savurduğu süreçte Ankara Büyükşehir Belediyesi neden batmamıştır?
 
Hizmet yok diyorsunuz, peki Tepebaşı’nda yapılan yüzlerce sosyal, kültürel ve altyapı yatırımı size neyi ifade ediyor? Kadın merkezlerinden çocuk atölyelerine, kırsal kalkınmadan sanat merkezlerine kadar sayısız proje sizin görme isteksizliğinizin kurbanı olabilir ama halk bu hizmetleri her gün yaşıyor.
 
'İstifa edin' çağrınız acizliktir. Sandıkta kazanamayanların, iftirayla belediye yönetmeye çalışması çaresizliktir. Size tavsiyemiz, 25 yıldır bu kenti yöneten iradeye saygı duymanız ve boş laf üretmeyi bırakıp halkın karşısına gerçek projelerle çıkmanızdır.
 
Ve son olarak…
Ahmet Ataç hiçbir zaman bağırmaz, hakaret etmez. Ama sabrını test eden olursa cevabını da alır. Bu şehrin sokaklarında hangi taşın altında kimin izi var çok iyi bilinmektedir.
 
Tepebaşı halkına sözümüz var: Bu yalanlara, iftiralara, ucuz oyunlara geçit vermeyeceğiz. Gerçek hizmeti, gerçek belediyeciliği, gerçek halkçılığı anlatmaya ve yapmaya devam edeceğiz.
 
Siyaset bilmeyenlerin ucuz tiyatrosuna değil, Tepebaşı halkına hesap veririz."