Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulan Cumhuriyetimizin 100'ncü yılına erişmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Tüm milletimize kutlu olsun.
Cumhuriyet yalnızca bir yönetim biçimi değildir. Aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Atatürk'ün de işaret ettiği gibi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaktır. Ülkemizin bütününün ve ayrım yapmadan her ferdinin, sağlık, eğitim, adalet, milli gelir olanaklarından ve çağdaş yaşamın gerektirdiği her türlü hizmetten eşit ve adil şekilde yararlanmasını sağlamanın yoludur. Atatürk'ün dediği gibi, "Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir..."
Bu ülkede yaşayan herkes, bugün huzur, mutluluk ve güven içinde yaşıyorsa bunu Cumhuriyet'e borçludur. Herkes bu borcunu ödemelidir. Bir Cumhuriyet şehri olan Eskişehir'de yaşayan bizlerin de en önemli görevi budur.
100 yıllık Cumhuriyetin, ülkemizi bugün getirdiği medeniyet seviyesinden asla taviz vermemeliyiz, bu seviyeyi yeterli de görmemeliyiz. Daha çok çalışarak, büyüklerimizden aldığımız emaneti gelecek nesillere devretmeliyiz. Ayrıca, ülkemizin bulunduğu coğrafyadaki kan ve ateş tarih boyunca hiç durmadı, en büyük temennimiz durması olsa da, korkarım bundan sonra da durmayacak. Bu bilinçle, güçlü olmaya, bir ve beraber olmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Cumhuriyet, bizi birbirimize bağlayan en önemli bağdır. Onu korumak ve kollamak, hepimizin en kutsal vazifesidir.
Bu vesileyle, tüm milletimizin Cumhuriyet Bayramını kutluyor, başta Mustafa Kemal ve silah arkadaşları olmak üzere, bugüne kadar bu ülke için canını vermiş tüm şehitlerimizin, kanını vermiş tüm gazilerimizin aziz hatıraları önünde saygı ve minnetle eğiliyorum.
Nice yüzyıllara...
