Biçer açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

Türkiye’de emlak sektöründe ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Türkiye genelinde ve Eskişehir özelinde meslektaşlarımın yaşadığı sorunlar, insanların en büyük hayali olan barınma ihtiyacına ulaşmasından her geçen gün uzaklaştığını gözler önüne sermektedir.

Emlak sektörü, Türkiye ekonomisinin önemli bir parçasıdır ve barınma ihtiyacını karşılamanın yanı sıra yatırım aracı olarak da büyük bir rol oynamaktadır. Ancak bu sektör, bir dizi yapısal ve operasyonel sorunla karşı karşıyadır. İşte Türkiye emlak sektörünün başlıca sorunları:

1. Plansız Şehirleşme ve Altyapı Sorunları

Türkiye’de hızlı kentleşme, plansız yapılaşmayı beraberinde getirmiştir. Özellikle büyükşehirlerde altyapı sorunları, çarpık kentleşme ve yeşil alanların azalması gibi problemler ortaya çıkmaktadır. Bu durum hem yaşam kalitesini düşürmekte hem de mülk değerlerini olumsuz etkilemektedir.

2. Konut Fiyatlarındaki Dengesizlik

Son yıllarda, konut fiyatlarında büyük artışlar yaşanmıştır. Özellikle döviz kurundaki dalgalanmalar, inşaat maliyetlerini yükseltmekte ve bu durum konut fiyatlarına yansımaktadır. Bu artışlar, hem alıcıların hem de kiracıların bütçesini zorlamaktadır.

3. Finansman ve Kredi Erişimindeki Zorluklar

Eskişehir’in 2024 CİMER Verileri! Eskişehir’in 2024 CİMER Verileri!

Konut satın almak için kredi kullanmak zorunda kalan vatandaşlar, yüksek faiz oranları ve katı kredi politikaları nedeniyle zorluk yaşamaktadır. Bu durum, özellikle dar gelirli vatandaşların konut edinmesini zorlaştırmaktadır.

4. Arz ve Talep Dengesizliği

Konut sektöründe arz ve talep arasında ciddi bir uyumsuzluk bulunmaktadır. Lüks konut projelerinin fazlalığı, orta ve düşük gelir gruplarının ihtiyaç duyduğu konutlara erişimini zorlaştırmaktadır. Ayrıca, kentsel dönüşüm projeleri bazen gerçek ihtiyaçlara uygun çözümler sunmaktan uzaktır.

5. Yasal Düzenlemelerdeki Eksiklikler

Tapu, imar ve müteahhitlik hizmetlerinde karşılaşılan bürokratik engeller, sektörde yavaşlama yaratmaktadır. Ayrıca, tüketiciyi koruyacak yeterli yasal düzenlemelerin bulunmaması, hem alıcılar hem de kiracılar için risk teşkil etmektedir.

6. Kentsel Dönüşümde Yaşanan Problemler

Kentsel dönüşüm projeleri, Türkiye’nin depreme dayanıklı bir yapı stoğuna sahip olması açısından kritik öneme sahiptir. Ancak, dönüşüm sürecindeki mülkiyet hakları anlaşmazlıkları, finansman yetersizlikleri ve projelerin gecikmesi gibi sorunlar, sürecin etkinliğini azaltmaktadır.

7. Şeffaflık Eksikliği ve Denetim Problemleri

Emlak sektöründe kayıt dışılık ve denetim eksikliği önemli sorunlardandır. Şeffaf olmayan fiyatlandırma politikaları ve müteahhitlerin yeterince denetlenmemesi, hem sektöre duyulan güveni azaltmakta hem de mağduriyetlere yol açmaktadır.

Sektörün bu yaşanan darboğazdan kurtulması için acil olarak hayata geçirilmesi gereken çözümlere ihtiyacı vardır. Yetkililerin hızlı bir biçimde bu noktalara temas etmesi ve yaşanan bu kaosu dindirmesi gerekmektedir. Tapu ve imar mevzuatının modernize edilmesi ve günümüz hayatına ayak uydurması artık zorunluluk haline gelmiştir. Kentsel Dönüşümde stratejik planlamalara ihtiyacımız vardır. Deprem riski yüksek bölgelerde dönüşüm süreçlerinin hızlandırılması gerekmektedir. Erişilebilir konut projelerine hız verilerek orta ve düşük gelir gruplarına yönelik projelerin artırılması elzemdir. Emlak sektöründe şeffaflık sağlanması, finansman kolaylıklarının gerçekçi noktalara çekilmesi gerekmektedir. Konut kredilerinde faiz oranlarının düşürülmesi ve esnek ödeme planları hazırlanmalıdır. 

Emlak sektöründeki sorunların çözülmesi, sadece ekonomik kalkınmaya değil, aynı zamanda toplumsal refahın artmasına da katkı sağlayacaktır.

Editör: Buse Kuşcu