Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından İstanbul Saraçhane’de gerçekleştirilen eylemlerde gözaltına alınan ve tutuklanan gençler için yürüdü.
Köprübaşı’ndan başlayan yürüyüşe; Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) ve Sol Parti’de katıldı.
Yürüyüş boyunca, Gezi Parkı eylemleri sırasında Eskişehir’de öldürülen Ali İsmail Korkmaz sık sık anıldı ve hatırlatıldı.
Kortej, İsmet İnönü 1 Bulvarı’nı takip etti ve Ulus Anıtı’nda basın açıklamasıyla birlikte eylemi sonlandırdı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Düşüncelerini özgürce ifade eden her bir genç, bu toprakların vicdanıdır. Ancak ne yazık ki, o vicdan bugün ülkemizde demir parmaklıklar ardına konulmuştur. 300'den fazla üniversite öğrencisi, 19 Mart’tan sonra Türkiye'nin dört bir yanında düzenlenen gösterilere, eylemlere, mitinglere katıldıkları için tutuklanmıştır. Daha da vahimi, kamuoyuna ve medyaya da yansıyan veriler, tanıklıklar bu gençlerin cezaevlerinde insanlık dışı koşullara maruz bırakıldığını, fiziksel ve psikolojik şiddete, işkenceye, tacize uğradığını göstermektedir. Tüm bunlara rağmen Adalet Bakanlığı başta olmak üzere iktidar kanadından yapılan açıklamalarda hâlâ yargının bağımsız ve tarafsız olduğuna ilişkin nutuklar atılmaktadır. Buradan soruyoruz: Bu ülkede yargı bağımsız ve tarafsızsa 300’den fazla üniversite öğrencisi neden tutuklandı? Ne yaptı bu öğrenciler, bu gençler? Hırsızlık mı yaptılar? Cinayet mi işlediler? Kara para mı akladılar? Rüşvet mi aldılar? Çete kurup, mafya olup haraç mı topladılar? Pudra şekeri süsü verip uyuşturucu mu kullandılar? Yere kapaklandıklarında bile gözlerine biber gazı sıkacak kadar, tekme tokat müdahale edecek kadar orantısız güç kullanan tam teçhizatlı polisleri mi darp ettiler? Elbette ki bunların hiçbirini yapmadılar. Peki ne yaptılar? 19 Mart’tan sonra Türkiye'nin dört bir yanında düzenlenen barışçıl gösterilere, eylemlere, mitinglere katıldılar. Bu eylemlere katılan milyonlarca yurttaş gibi ülkede yaşanan hukuksuzluklara, haksızlıklara, en temel insan haklarının ayaklar altına alınmasına karşı çıktılar.”
Aynı zamanda açıklamada gençlerin yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerinin de mesajını vererek şöyle kaydettiler:
“Bedeli ne olursa olsun öğrencilerimizin, gençlerimizin, çocuklarımızın yanlarında olmaya devam edeceğiz. Çünkü bizler biliyoruz ki bir ülkenin caddelerinde, üniversitelerinde, kampüslerinde yankılanan genç sesler, o ülkenin yalnızca bugününü değil, yarınlarını da inşa eder. Dolayısıyla gençliğe uygulanan her baskı, geleceğimizi tehdit eden bir gölgedir. Ve o gölgenin karanlığı toplumun sadece bir kısmını değil, tamamını kapsar. Varsayalım ki cezaevlerinde tutulan bunca üniversite öğrencisi, bunca genç 4911 sayılı yasaya muhalefet etmiş olsunlar. Bu durumda bile cezaevinde bir gün bile olmamaları gerekirken hâlâ demir parmaklıklar arkasında tutulmaları, bu da yetmiyormuş gibi düşman hukukuna tabi tutulmaları kabul edilemez. Hiç kimse unutmasın ki üniversite öğrencileri, gençler hepimizin geleceğidir. Bir ülkenin geleceği ise korkuyla değil, gençlerine duyulan güvenle yazılır. Bu topraklarda bir üniversite öğrencisi, bir genç sadece anayasal haklarını kullandığı, eylemlere katıldığı için cezaevinde tutuluyorsa demokrasinin, adaletin elimizde kalan son kırıntıları bile zincire vurulmuş demektir.”
KESK Eskişehir Şubeleri Platformu, yargı mercilerine de seslenerek gençlerin serbest kalmasını talep etti ve şunları söyledi:
“Ülkenin Geleceğini Karartmayın! Tutuklu Öğrencileri, Gençleri, Çocuklarımızı Derhal Serbest Bırakın! İşkence ve kötü muamele iddialarının bağımsız bir şekilde soruşturulmasının, sorumlulardan hesap sorulmasının önünü açın. Üniversitelerdeki polis ablukasından, YÖK eliyle başlatılan soruşturma furyasına kadar uzanan öğrencilerimizi sindirme çabalarına son verin.”
Eylemciler, açıklamanın ardından 8 gündür Ulus Anıtı’nın karşısındaki parkta direnen ve nöbet tutan öğrencilere katıldı.