Odunpazarı Belediyesi Halk Merkezleri ve Seramik Park Kursiyerleri Yıl Sonu Sergisi, 5-7 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirildi. Adalar Bulvarı üzerinde yapılan sergi ile vatandaşların beğenisine sunulan kursiyerlerin ele emeği göz nuru eserleri büyük beğeni topladı. Meslek hayatları sonrası emeklilik süreçlerini boşa geçirmek istemeyen kursiyerler de sergide yerini aldı. Belediyenin kurslarına giderek güzel vakit geçirip sosyalleşmenin yanı sıra hem kendilerine hem de ev ekonomisine katkı sağladıklarını dile getiren emekli kadınlar, bu işi severek yaptıklarını ve büyük keyif aldıklarını ifade etti. Kışın üzerinde çalıştıkları ürünleri tamamlayarak yazın düzenlenen sergi ile satışa çıkan sanatçılar, Odunpazarı Belediyesi'ne teşekkürlerini ileterek bu tarz kursları yaşıtlarına da tavsiye etti.
"Emeklilikten Sonra Bir Boşluğa Düşmemek İçin Kendimi Kurslara Verdim"
53 yaşındaki Hülya Doğan, "7 yıl oldu emekli olalı. Ama emeklilikten sonra bir boşluğa düşmemek için kendimi kurslara verdim. Belediyemizin ücretsiz sağlamış olduğu mahallelerdeki ve köylerdeki Belde Evleri kurslarına gidiyoruz. Oradaki kurslarda hoş vakit geçiriyoruz, güzelce eğleniyoruz ve zamanımızı değerlendiriyoruz. Evdeki parça kumaşları, örgüleri, dantelleri ve keçeleri değerlendiriyoruz. Hem kendi emeklerimizi sergiliyoruz hem de güzel vakit geçirip arkadaş kazanarak hep birlikte 1 yıl boyunca yaptığımız tüm ürünleri burada gösteriyoruz. Hepsi de el emeğiyle yapılıyor. Sevdikten sonra her iş çok kolay oluyor. Çok zevkle ve severek yapıyoruz. 30 yıllık bir emek ve meslek hayatım var. Bu meslek hayatından sonra emekli olunca insanlar bir boşluğa düşüyor. Yemeğe ve kilo almaya yöneliyor. Ama bu kurslara gidip gelmek insanlara hem spor olmuş oluyor hem de keyifli vakit geçirip zamanını değerlendirmiş oluyor. Emekli olmanın tadını vararak çıkartıyorsun." dedi.
"Emeklilik Demek Evde Oturmak Demek Değildir"
66 yaşındaki Zeliha Akbaş ise, "Emekli oldum, çocuklarımı ve torunları büyüttüm. 15 yıldır bu kurslara katılıyorum. Belediyenin bize sunmuş olduğu imkanlarla hem sosyalleşiyor, arkadaşlar ediniyoruz hem de el işlerimizi sunuyoruz. Ayrıca ufak tefek de olsa para kazanıyoruz. En azından masrafımızı çıkarıyoruz. El işi, örgü ve keçe gibi her daldan çalışma yapıyoruz. Bize 2 yıllık bir eğitim süresi veriyorlar. Kışın çalışıyoruz, yazın da satıyoruz. Çok güzel bir duygu. Torunlarımı sevindiriyorum, kızlarıma yapıyorum. Kendim örüyorum, dikiyorum ve giyiyorum. Emeklilik demek evde oturmak demek değildir. Emekli insan da çok şeyler becerebilir. Ben 10 çocuk ve torunlarımı büyüttüm. Yine de devam ediyorum." şeklinde konuştu.