TBMM’de Siber Güvenlik Kanunu görüşmeleri sürerken CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, kanuna sert tepki gösterdi. Çakırözer, teklifin denetimsiz bir yapıyla hak ve özgürlükleri kısıtlayacağını vurgulayarak, "Bu kanun siber diktatörlük, ülkeyi Kuzey Kore yapma kanunudur! Sınırsız ve keyfi yetkilerle donatılmış, denetimsiz bir başkanlık ile hak ve özgürlüklerimiz tırpanlanacak, mahremiyetimiz ortadan kalkacak! 86 milyonun kişisel verileri ve özgürlüklerimizin korunması için mücadele edeceğiz" ifadelerini kullandı.

“Siber Reis’e Denetim Şart”

Kanun teklifine ilişkin eleştirilerini sürdüren Çakırözer, kurulacak Siber Güvenlik Kurulu’nda yurttaşların haklarını koruyacak herhangi bir mekanizmanın bulunmadığını belirtti:

"Kurulda Bakanlar var, MGK var, MİT var, Siber Reis var ama yurttaşın özgürlüğünü, hukukunu koruyacak kimse yok. Kişisel Verileri Koruma Kurulu Başkanı niye yok, Barolar Birliği niye yok? Bu Siber Reis’e denetim şart."

Çakırözer, kanunun en büyük sorununun denetimsizlik olduğunu söyleyerek, "Kurulacak Başkanlık mutlaka ya bağımsız ya da Meclis tarafından bir denetleme mekanizması oluşturularak hesap verebilirlik sağlanmalıdır. Başkanlığın veri erişim yetkileri sınırlandırılmalıdır. Kişisel Verileri Koruma Kurumu sürece dahil edilmelidir. Bunlar yapılmayacaksa yeni bir korku iklimi yaratarak milyonları korkutma, sindirme hedefi taşıyan bu düzenleme derhâl geri çekilmelidir. Bu haliyle geçirirseniz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu siber diktatörlük teklifini Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağız" dedi.

"Gazeteciler Susturulacak"

Teklifin "mış gibi içerik oluşturma" suçunu getirdiğini belirten Çakırözer, bunun gazetecileri hedef alacağını söyledi:

KADEM New York'ta Kadın Haklarını Gündeme Taşıyacak KADEM New York'ta Kadın Haklarını Gündeme Taşıyacak

"Dijitalleşmenin hız kazanmasıyla siber güvenlik artık sadece devletlerin meselesi değil, bireylerden büyük kurumsal yapılara, kritik altyapılara kadar uzanan geniş bir güvenlik ağı. Türkiye en fazla siber saldırıya uğrayan ülkelerden biri ve bu konuda yetersizlik olduğu biliniyor. Ancak bunu çözmenin yolu Meclis’i yok sayarak, tek kişinin kararıyla kurduğunuz bu Başkanlığı tamamen denetimsiz, sınırsız ve keyfî kullanılabilecek yetkilerle donatmak değildir! Bu teklif ile siber uzayda veri sızıntısı olmadığı hâlde veri sızıntısı yapılmış gibi içerik oluşturanlara iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası getiriliyor. Yani ‘mış’ gibi içerik oluşturma suçu. Peki, kim yargılanacak? Tabii ki gazeteciler. ‘Kimlik bilgilerimiz sızdı’ haberi yapan gazeteci ‘Aslında yok ama sen sızmış gibi haber yaptın’ diye hapse atılacak. Böyle bir şey olabilir mi?"

"Sansür Yasası Yetmiyor, Daha Fazlasını İstiyorsunuz"

Çakırözer, Komisyon Başkanı’nın, "Halkımızın yararına düzenlemeler yapıyoruz" açıklamasını eleştirerek, 2022'de çıkarılan dezenformasyon yasasını hatırlattı:

"Biz aynı masalı 2022’de ‘Dezenformasyonu önleyeceğiz’ diye Meclis’ten geçirdiğiniz sansür yasasında dinledik. O zaman da ‘gazeteciler cezalandırılmayacak, vatandaşın ifade özgürlüğü zarar görmeyecek’ demiştiniz. İşte Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği açıkladı, sansür maddesinden iki yılda tam 4 bin 590 soruşturma açılmış. 67 gazeteci ve yazar, 25 hak savunucusu ve akademisyen, 8 YouTuber var bunlar arasında. Yenidoğan Çetesi’ni, iktidarın yolsuzluklarını, aldığı ihaleleri yazanlar hep bu madde kullanılarak susturuluyor. Şimdi de diyorsunuz ki ‘Bu yetkiler yetmiyor, daha fazlasını istiyoruz.’ Bu olmaz!"

Çakırözer, teklifin Siber Güvenlik Başkanlığı’na savcının talebi ve hâkim onayı olmadan konut ve işyerlerinde arama yapma, dijital materyallere el koyma yetkisi verdiğine dikkat çekerek, "Özel hayatın gizliliğiymiş, konut dokunulmazlığıymış, ifade özgürlüğünün korunmasıymış umurunuzda bile değil" dedi.

Ayrıca, milyonlarca yurttaşın ve kamu, özel kurum ve kuruluşların veri, bilgi ve log kayıtlarına sınırsız erişim ve aktarım yetkisi verildiğini belirten Çakırözer, "Peki, bu sınırsız yetkinin keyfî kullanılmadığının denetimi var mı? Hayır, yok" diye konuştu.