Belediye-İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Kemal Azak;
"Genel-İş Sendikasının yaptığı basiretsizce ve yalanlarla dolu basın açıklamasını büyük bir şaşkınlık ve hayretle takip ettik. Sendika yetkililerinin işçinin hakkını savunmasını beklerken, kapıya dayanmasını ise şaşkınlıkla izledik. Tepebaşı Belediyesi’nde işçi kıyımı yaşanırken, evinde çekirdek çitleyerek görmedik, duymadık, bilmiyoruz diyerek tek kelime etmekten aciz kalan sözde sendika yetkililerine alışkınız ancak bu kadarına da pes artık demenin yanı sıra haddinizi de bilin diyerek uyarıyoruz.
Bahsi geçen Mahmudiye Belediyesi'nde Belediye-İş Sendikamız 20 yıldır örgütlü ve halen yetkili sendikadır. Genel-İş Sendikası örgütlü olduğumuz Mahmudiye Belediyesi'ne yetkisi olmadığı halde despotça, barbarca, zorbaca ve yasal olmayan bir şekilde hizmet binasına girip taşkınlık yapmışlardır.
Bu asılsızca söylemleri ve davranışları hizmet binasının güvenlik kameralarında da mevcuttur. Bununla ilgili Mahmudiye Belediye Başkanımız şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Mahmudiye Belediye Başkanımıza ve çalışan üyemiz emekçi arkadaşlarımıza yapılan bu eşkıyavari barbarlığını şiddetle kınıyoruz.
Öte yandan sendika bir haktır ve mücadeledir. Her koşulda işçinin yanında olmalıdır. İşçi çıkarımlarında sendikaların ortaya çıkması beklenirken, dışı kırmızı içi sarı sözde sendika üyeleri belediyeye işe alınan 3 işçi kardeşimiz için ortalığı toz duman etmiş, demokratik olmayan yollara başvurarak, belediye binasını basma cüretini dahi göstermiştir. Siz işçi alımları mı yoksa çıkarımları için mi varsınız? İşçinin ekmeğiyle oynamayı sendikacılık mı sandınız?
Sendikalar söz konusu işçiler için kenetlenmesi gerekirken, bu sözde sendika 'senden', 'benden' diyerek ayrışma yoluna gitmesinin yanına, despotça üyeliğe dahi zorlanmaktadır. Eşkıyalık ne zamandan beri örgütlenme faaliyeti oldu. Bu arkadaşların iddiasına göre Mahmudiye Belediyesi örgütlenmelerini engelliyormuş. Böyle bir durum söz konusu olabilir mi? Becerikliysen ve işçi sana inanıyorsa önünde kimse duramaz. Şimdi bu arkadaşlar orada yetkili sendika olan Belediye İş varken belediyeye baskın yapıyorlar, bağırıp çağırıyorlar. Belediyeyi basmayı kimden öğrendiniz? Yoksa akıl hocalarınız mı var? Sırtınızı sıvazlayan patronlarınız mı?
Eskişehir'de örgütlü olabildikleri tek bir belediye var. O da Tepebaşı Belediyesi’dir. Orada da işçinin hakkını savunmak bir kenara dursun, belediyenin sözcülüğünü yapmaktadırlar. Belediyenin mi hakkını savunuyorsunuz, işçinin mi? Orada onlarca işçiyi bir anda sokağa attılar. O zaman neredeydiniz? Neden işçinizi korumadınız? Bir açıklama dahi yapmaktan aciz kaldınız? Yoksa patronlarınız kızar diye mi endişe ettiniz? Size kim inanır? Baskın yaptığınız Mahmudiye Belediyesi işçileri de aynı şeyi düşünüyorlar. Bunlar yetkili sendika olmasınlar çünkü bizim hakkımızı savunmazlar diyorlar. Çünkü sizin nasıl toplu sözleşme yaptığınızı, işten atılan üyelerinize nasıl sırt çevirdiğinizi gördüler. Sözün özü, sizden sendikacı olmaz, sizden olsa olsa eşkıya olur, eşkıyalığa da bu devletin evlatları olan bizler asla izin vermeyiz." dedi.