Zihni Çalışkan Ne Yapacak?

Önemli bir seçim sürecini geride bıraktık.

Sürecin kazananı, kaybedeni diye pek çok değerlendirme yaptık. Analizleri, yorumları sizlerle paylaştık. Ve bu konuda çeşitli fikir ayrılıklarımız oldu.

Ancak, iş sürecin mağdur olanlarına gelince hepimizin hemfikir olduğu bir isim var.

Ak Parti Eski İl Başkanı Zihni Çalışkan…

Çalışkan, Eskişehir’de en uzun dönem il başkanlığı yapan isim olarak kayıtlara geçerken ve seçime aylar varken mutlaka listenin ikinci, en kötü üçüncü sırasında yer bulur diye beklenen bir isimken liste dışı kaldı ve bana göre Dündar Ünlü travmasından sonra partinin ağır mağdur ettiği önemli bir isim olarak hafızalara kazandı.

Malumunuz ben siyasi parti ayırmaksızın, yerel, genel demeden muhalif olmayı seven birisiyim. Ancak iktidar partisine karşı daha muhalif, daha eleştirisel daha çok yazım, yorumum olmuştur. Yani Ak Partililere göre karşı mahalleden birisiyim.

Buna rağmen kurumsal ve bireysel iletişim, eleştiriye saygı, değer görme anlamında Ak Parti mensupları ve teşkilatlarının bendeki yeri ve saygınlığı başkadır.

Bunun müsebbibi de şüphesiz Dündar Ünlü ve Serhan Arıman döneminde başlayan, Zihni Çalışkan ve Hasan Burgaz ile zirveye çıkan İl Başkanı / Medya Tanıtım ahengidir.

Çalışkan’ın bir başka artısı ise Eskişehirspor özelinde yaptıklarıdır. Hem maddi hem manevi olarak verdiği sözleri tutmuş, vekillerin bile kendi haline bıraktığı dönemde Eskişehirspor’a kol kanat germekten geri durmamıştır.

Tüm bu düşünceleri daha önce uzun uzun dile getirdiğim için çok detaya girmeyeceğim. Kafamda merak ettiğim soruları sormak ve fikrini almak için geçtiğimiz gün Başkan Çalışkan ile buluştum ve aslında bir röportaj yerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdim.

Partiye küsmemiş ama kırgınlığı hissediliyor…

 Zihni Çalışkan listede olmadığı için partiye küsmediğini söylüyor. Küsmedim dese bile kırgın olduğunu anlamak mümkün. Listeler açıklanana kadar ilk 3 içinde olmayı beklediğini, ismini göremediğinde biraz şaşırdığını ancak parti için seçim süreci de dahil aktif bir şekilde çalışmaktan geri durmadığını belirtiyor.

3 Vekil çıkaramamak elbette üzücü diyen Çalışkan, aslında vekil sayımızı düşürmeden yola devam etmeye çok yaklaştık ama küçük bir farkla kaçırdık. Bu elbette üzücü ve bir öz eleştiri yaparak yerel seçim sürecinde daha sağlıklı, daha verimli bir sonuca odaklanmalıyız diye ekliyor.

Çalışkan’a seçim çalışmalarında eksik var mıydı? Neyi yanlış yaptınız diye sordum.

Yanlış bir çalışma olmadı ama Eskişehirspor konusunda biraz daha atak, biraz daha ilgili olmalıydık diye düşünüyorum diyerek ekledi.

Partimiz Eskişehirspor konusunda başı dik ve şehirdeki tüm kurumlardan, kişilerden daha ilgili bir durumda. Bu yüzden adaylarımız, partimiz seçim sürecinde Eskişehirspor konusunda daha aktif olabilirdi diye düşünüyorum.

Nihayetinde kulübün Trabzon dosyasının kapanması partimizin ilgi ve desteğiyle olmuştur. Şu an tesislerde yükselen 5 yıldızlı tesis binasını Bakan Bey ile birlikte Eskişehirspor’a kazandırdık. Sponsorluk ve yıllardır arafta bekleyen dosyaların çözümünde de parti olarak bizlerin imzası var.

 Diğer partiler ve adaylar bir şey yapmadan sadece birtakım sözlerle sık sık Eskişehirspor’u kampanyalarına dahil ettiler. Biz yaptıklarımıza rağmen aman siyaset bulaşmasın diye sanki biraz daha pasif kaldık diye düşünüyorum” dedi.

Çalışkan’a peki, yerel seçim? Herhangi bir beklentiniz var mı? Diye sordum ve şu cevabı aldım…

Direkt bir şey demem mümkün değil, doğru da olmaz. Siyaset uzun soluklu, küsmeden, yorulmadan ve nasiple ilerlenen bir yolculuk.  Ben bir partili olarak üzerime düşeni yapıyor ve çalışıyorum. Partimizde çok değerli, çok sevilen ve yerel seçim sürecinde başarılı olabilecek isim var. Eğer nasip ise tabi ki bende düşünürüm. Eskişehir’e hizmet etme konusunda uzun bir yolculuğum oldu. Şehrin kodlarını, beklentilerini, teşkilatımızı ve neler yapılabileceğini inanın ezbere biliyorum. Ama şimdiden net bir şey söylemem dediğim gibi doğru da olmaz, samimi de olmaz. Yolculuğumuza biraz da böyle devam edelim. Kalanı nasip…

 

Sadece siyaset değil, Eskişehir, Eskişehirspor’un son durumu ve ülke geneliyle ilgili, zamanın nasıl aktığını hissedemediğimiz bir sohbet oldu.

Ancak dikkatimi çeken noktalardan birisi de Çalışkan’ın hiç susmayan telefonu oldu.

Her ne kadar istifa ederek Başkanlıktan ayrılsa da Çalışkan’ın partililer ve partiden talebi olanlara karşı mesaisinin devam ettiğine ister istemez kulak misafiri oldum.

Sorunu olan, sağlık alanında çözüm isteyen, kurumlardan şikayetleri olan, partiye üye olmak isteyenler gibi dakikalar içinde şahit olduğum telefonlara bakarsak Çalışkan 5,5 yıllık mirası öyle bıraktım demekle bir kenara atamaz.

Velhasıl yazının başında dediğim gibi kendisine de dile getirdim. Bu seçimin en büyük mağdurlarından birisi bence sizsiniz dedim.

Biz Ak Partiliyiz, ülkemiz ve şehrimiz için kişisel mağduriyetlerimiz siyasi ortamda çok önemli olmamalı, sonuç olarak siyaset yapıyoruz ve bu tür durumlara razıyız. Üzülsek bile çok sürmez, geri durmayız ve çalışmaya devam ederiz. Bu da bizim davamızın disiplinidir” diye bir cevap aldım.

Biraz röportaj biraz yorum oldu ama Çalışkan ile sohbetimizden öne çıkanlar bunlar oldu.

Görünen o ki Çalışkan saha da olmaya devam edecek, net olmasa da yerel seçime dair bazı düşünceleri olduğu aşikâr. Fakat bu kez temkinli olup, yoğurdu üfleyerek yemeye çalışıyor.

Yaşadığı mağduriyet onu bu kez aday yapar mı? Sistem hatasını telafi eder mi bilemiyorum. Ancak masa üstü hesaplarında Çalışkan’ın ismi olacağına eminim.