Özellikle beklenen işçi zamlarına yönelik Yılmaz Hoca’nın söyledikleri tartışılmaya başlandı.
Belediyenin şirket işçilerine 8.200 Liralık maaş teklifinin beğenilmemesinin vicdansızlık olduğunu söyledi Hoca.
Bu konuyu provoke edip kışkırtanlar olduğunu öne sürdü.
Zamanı geldiğinde o isimleri kamuoyuna açıklayacağını da ekledi.
+++
AK Parti, konuya girmeden edemedi.
Hoca’nın söylemlerinin “işçilere yönelik yapılmış bir tehdit” olduğunu öne sürdü.
Pınar Turhanoğlu’nun dünkü açıklamasında konuya dair altı çizilmesi gereken cümleler olduğunu da söylemeden geçmeyelim.
Haberi okumak isteyenler, Eskişehir Haber Ajansı’ndan detaylıca bu açıklamayı görebilir.
+++
Meclisin diğer detaylarını da yine buradan duyurduk.
Hızlı Trenin Eskişehir’den İstanbul’a yapacağı sabah 6 seferi için toplu ulaşım düzenlemesini sorduk.
Kurtuluş Pazar Yeri yapımının akıbetine de dair bilgileri de vatandaşın öğrenmesinin hakkı olduğunu ilave ettik.
+++
Fakat;
O mecliste yaşananlara dair asıl konuşması gereken bir kişinin daha olduğunu düşünüyoruz.
O isim de “AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan”
Nedeni belli;
Büyükerşen Hoca, diğer konulara dair mesajlarını sert olsa da yüzeysel cümlelerle genelden verdi.
Ancak tek bir kişiyi isim vere vere suçladı.
Her ne kadar adını zikretmesede, makamının adını ortaya koyarak, iddialarının hedefinde kim olduğunu gösterdi.
Hatta ve hatta, “Bakın bunu buradan ilk defa söylüyorum” diyerek iddialarının güçlü olduğuna vurgu da yaptı.
+++
Neydi o iddia?
Hoca aynen şunu söyledi;
“Bir AK Parti İl Başkanı kanalizasyon suyunu damacanaya doldurup, plakasını da kapatarak giydirdiği minibüsle tüm şehri gezdirdi”
Olayın yaşandığı dönemin il başkanı da bugünkü il Başkanı!
Evet, ortada apaçık bir suçlama var.
Yani Büyükerşen, “Zihni Çalışkan’ı açıkça kumpas kurmakla suçluyor.”
Mesele eski olabilir ama o dönemde dahi Yılmaz Hoca hiç bu kadar net konuşmamıştı.
Şimdi direkt isim vererek söylüyor.
Muhatabı da belli.
Yukarıda da söylediğimiz gibi O da “AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan”
Bakalım, İl Başkanı Çalışkan, bu konuda susmayı mı tercih edecek?
Yoksa Hoca’nın doğrudan kendisini hedef alan suçlamalarına karşı cevap vermeyi mi?