Ön Seçim Değil, Temayül

Eskişehir Pazar günü yapılan Ak Parti temayülünü konuşuyor.

Temayül sonuçları ile ilgili birtakım iddialar ve söylemler ise her mahallede farklılık gösteriyor.

Kimi Murat Mercan diyor, kimi Celalettin Kesikbaş, kimi Nebi Hatipoğlu açık ara önde diyor.

Asıl sonucu sadece Genel Merkez bildiği ve çıkıp bu iddialara evet ya da hayır diye cevap veremeyeceği için atış serbest.

İsteyen istediği iddiayı dillendirip ortaya atabilir.

Belki de bazı iddialar doğrudur ama dediğim gibi kesin sonucu belgeli olarak göremediğimiz ve noter huzurunda yapılan bir iş olmadığı için bu konuda kati konuşmak imkânsız.

Ben tüm bu sonuç ve iddiaları bir kenara bırakıp başka bir gerçeği dile getirmek istiyorum.

Ak Parti’den bir aday olsam ve temayüle girmiş bulunsam inanın liste başı ya da önlerde olmayı pek istemem.

Çünkü Ak Parti bugüne kadar temayül sonuçlarının tersi istikamette bir yol izledi.

Temayülde öne çıkan, en çok ay alan isimler ne yazık ki bunun karşılığını hiçbir zaman alamadı.

Mesela Dündar Ünlü temayülden sonra listenin 4. Sırasına konuldu.

Mesela Zihni Çalışkan temayülde başı çekmesine rağmen listeye alınmadı.

Mesela Osman Yüksel temayül rekorları kırdı ama partiden resmi bile kaldırıldı.

O yüzden aday belirleme sürecinde temayülün önemli bir katkısı olduğunu düşünmüyorum.

Fakat parti aday yapacağı iki isim arasında kararsız kalırsa, şartlar genel merkezi kararsız bırakırsa ancak o zaman bir etkisi olabilir. Aday belirleme kıstaslarında Genel Başkan Erdoğan’ın bu ayrıntıyı çok umursayacağını düşünmediğim için buna da çok ihtimal vermediğimi belirtmek isterim.

Ancak adaylık için ismi geçen isimlere verilen oydan ziyade partide gösterilen teveccühe bakarsak belki adaylık için değil ama gösterilecek destek için bize fikir verebilir.

Bu noktada dikkat çekenler ise aşağı yukarı belli…

Hatipoğlu kırk yıllık partili gibi bir hava vardı.

Teşkilat dışından olmasına karşın Celalettin Kesikbaş ismi beklenenden fazlaca konuşuldu.

Murat Özcan neden favori isimlerden biri olduğunu bir kez daha gösterdi.

Erkan Koca Tepebaşı için iddialı olduğunu kanıtladı.

Hasan Hüseyin Köksal ve Ahmet Sivri’de aday yapılabiliriz düşüncesi yarattı.

Tabi bu tespitlere herkes kendi penceresinden başka yorumlar katabilir.

Konuşulan, fikrini aldığımız kişilere göre isimler değişebilir, favoriler ayrışabilir.

Nitekim altını tekrar çizmek istiyorum ki…

Teşkilat fikrini söyler ama kararı Reis verir!

Üstüne çok düşmeye, bunu bir ön seçim gibi yansıtmaya çok da gerek yok!