Felaketin Sorumlusu Sessiz Kalandır!

Eskişehir’de yaşıyorsanız ve yarınlara dair hayalleriniz, planlarınız, kişisel ya da kurumsal yatırımlarınız varsa 2 dakika durup, 5 kere düşünün derim.

Çünkü Eskişehir olası bir depremin en yıkıcı, en ağır hasar verebileceği bir deprem kuşağında ve böylesi bir depreme ne kadar hazırlıklı olduğu büyük bir soru işareti…

Yaşanan felaketlerin ardından hemen teyakkuza geçiyor, hemen bir şeyler yapmaya çalışır gibi gözüküyor ve anı kurtarıyoruz ama şehrin bu gerçeğine dair vizyonel, sorumlu, çözüme yönelik somut adımlar konusunda maalesef yetersiz, sorumsuz bir noktadayız.

Özellikle şehri yöneten, şehirden sorumlu olanların kafasına takması, peşini bırakmaması gereken bu acı gerçek önümüzdeki MIH gibi durmasına rağmen göz ardı ediliyor.

Hatta bu gerçeği dile getirdiğimiz ve ilgili kurumları harekete geçirmek istediğimiz için bizi endişeye mahal veriyorsunuz diye eleştirecek kadar aymazlar bile var.

Biz o aymazları bir kenara bırakıp bu gerçeği gündemde tutmaya ve ilgililere sorular yöneltmeye devam edelim.

Çünkü bu kişisel bir mesele değil, benim şahsımı ilgilendiren özel bir konu değil, ciddi bir Eskişehir gerçeğidir ve hepimiz bu durumdan sorumluyuz.

Malumunuz uzmanlar Eskişehir’i önümüzdeki yıllarda bekleyen ciddi bir depreme karşı sürekli uyarıyor ve hazırlık yapın diyor.

Fay hattının üzerinde olduğumuz gerçeğinin yanı sıra iki konuda büyük sorunlarımız var.

Birincisi şehir merkezinin pek çok noktasında sıvılaşmış zemin yapısı ve üzerinde yapı stoğu ile ilgili ağır tehdit içeren binalar olduğunu biliyoruz.

Ne yazık ki şehirdeki yaklaşık 325 bin binanın en az 100 bini 2000’den önce yapılmış eski binalar ve hangisinin ne kadar dayanaklı olduğunu bilmiyoruz.

Bu bilgi aklınızda olsun ve yazının öznesi, bana göre çok önemli olan sorusuna doğru bir paragraf açalım.

Yine Eskişehir’de tüm Türkiye’ye bu yapı stoğu konusunda örnek olacak bir hizmet veriliyor.

Bir Üniversite tarafından şehirde talep edilen tüm binalarda inceleme yapılıyor, risk durumu raporlanıyor ve talep edilen site yönetimine bu raporlar teslim ediliyor.

Eskişehir Teknik Üniversitesi emin değilim ama Türkiye’de bu hizmeti veren tek kurum olabilir.

Yani ortada şehirdeki binaların risk durumunu içeren ciddi bir envanter kaydı oluşuyor.

Bu bir nimet, bu bir fırsat, bu çözüm noktasında herkesin işini kolaylaştıracak mükemmel bir veri havuzu demek.

Ancak bu risk raporları ile ilgili Üniversite’nin bir yaptırım gücü, yetkisi yok.

Hatta bu raporların bildiğim kadarıyla yasal bir talep olmadan paylaşılması da mümkün değil.

Peki, bu konuda ESTÜ’nün kapısını çalan, Eskişehir’de bulunan binaların risk durumu ile ilgili sonuç soran, Üniversite Rektörlüğünden bir rapor talep eden var mı?

Mesela Büyükşehir Belediyesi bu çalışmayı bildiği halde ESTÜ ile bir iletişim kurmuş mu?

İncelediğiniz binalar içinde hangisi ağır riskli, hangileri sağlam bir öğrenelim demiş midir?

Hiç ama hiç sanmıyorum!

İncelenen binalar içinde ağır hasar riski içeren çok bina çıktığına nasıl eminsem, ESTÜ’ye böyle bir talep gelmediğine de eminim.

Çünkü böyle bir talep olsa, riskli binalar tespit edilir ve bir tahliye süreci oluşur.

Son 6 ay içinde de böyle bir duruma şahit olmadık. Dolayısıyla böyle bir iletişim olmadığına dair iddialı konuşabiliyorum.

Şu aralar yerel seçim süreci başladı ve hep isimleri konuşuyoruz ya…

Aslında önce mevcut yerel yöneticilere, ardından yeni namzetlere bu konuda sorumlu olduklarını hatırlatmak isterim.

Bir de hazır deprem ve Eskişehir diye söze başlamışken, defalarca sorduğumuz ve cevap alamadığımız bir soruyu yine tekrar edelim.

Aylar önce ESOGÜ Tıp Fakültesi binasıyla ilgili bazı iddialar dile getirildi.

Binanın taşıyıcı kolonlarının tahrip olduğu ve ağır risk içerdiği, depreme dayanıksız olduğuna dair endişeler kamuoyuna yansıdı.

Israrlı sorular sonrası ESOGÜ yönetimi bir açıklama yaptı.

Bina ile ilgili bir inceleme yapılacağını ve sonucun kamuoyu ile paylaşılacağını dile getirdi.

Üzerinden aylar geçti, en ufak ses yok.

Bir incelemenin bu kadar uzun sürmesi, raporlanmasının mümkünatı yok.

Herhangi bir açıklama olmaması insanı düşündürüyor.

Binlerce kişinin tedavi olduğu, girip çıktığı bu bina için bir kez daha sormak istiyorum.

ESOGÜ Tıp Fakültesi binası depreme dayanıklı mı, değil mi?

Tek satır cevap istiyorum. Evet ya da Hayır!