Ak Parti Endişeleri Giderebilecek mi?

Biliyoruz ki Eskişehir’de seçimin belirleyicisi olan şey sadece hizmet değil.

Sadece hizmet ile sınırlı olsaydı Yılmaz Büyükerşen 5 kez bu seçimleri kazanıp 6. Seçim içinde iddialı konuşmazdı.

Çünkü Büyükşehir Belediyesi’nin asli belediyecilik hizmetlerinde sınıfta kaldığını, şehrin nice sorununu görmezden geldiğini ve bürokrat kadrolarında yaşanan değişim sonrası vatandaşla iletişimin kopma noktasına geldiğini rahatlıkla iddia edebilirim.

Zaten Büyükerşen destekçileri ve yeniden aday olması için ısrarcı olanlar da bu durumun farkında. Kendilerini hizmet aşkıyla kasmaya gerek duymuyor.

Nasıl olsa seçmen Eskişehir’de oluşan yaşam şekline, özgür ve dokunulmaz alanlarının devamına oy veriyor. Eksiklerimizin üstünü Ak Parti karşıtlığı ile doldururuz. Seçmen paşa paşa gelir ve yine kazanırız diye düşünüyor.

Bu açıkçası çok üzücü bir durum.

İnsanların yaşam tarzlarının değişeceği algısıyla oy rengini değiştirmesi, sadece bunun üzerinden ortaya bir iddia konmasından dolayı rahatsız olmamak elde değil.

Ancak Ak Parti kanadı seçmenin bu endişesini gidermek için herhangi bir çaba harcamıyor.

İnsanlara yaşam şeklinin korunacağı, çağdaş, modern şehir kimliğinin değişmeyeceğini iddia edecek bir çaba içinde değil.

Ne bu endişeleri yok edecek adaylarla temasa geçiyor, ne de bu endişelerin tırmanmasına vesile olacak parti içinde ya da dışındaki etkenlerin önüne geçiyor.

Ak Parti Milletvekili Voleybolcu kızların bacaklarını sansürleyerek paylaşım yapıyor.

Partiye yakın kitle ve STK’lar içinde özel bir işletmede adı OctoberFest olduğu için “yasaklansın” diye Vali Bey’e talimat vermeye kalkanlar oluyor.

Devlet Bürokratları arkalarına Vakıf desteği aldığını ima ederek sağda solda aday adayı değil aday olacağım diye dolaşıyor.

Bunları gören, işiten seçmen ne yapsın?

Endişelerini gidermek bir yana tam seçim önü bu endişeleri körükleyen bir yapıya tanık oluyoruz.

Trafik sorunlu, ulaşım aksak, altyapı yetersiz, aydınlatma zayıf, yollar sorunlu v.s.ve bundan çoğu kişi rahatsız.

Ancak az önce dile getirdiğim yaşam şekli ile ilgili önyargılar ve bunları tetikleyen etmenler Ak Parti’nin seçmen nezdinde aşmakta en zorlanacağı sınavlar olacak.

Büyükerşen eski gücünde değil, eskisi kadar favori değil diye düşünebiliriz. Aksaklıklar bize bunu düşündürüyor olabilir. Hatta Büyükerşen’e bir daha oy vermeyeceğini dile getiren insan sayısı hiç olmadığı kadar fazla…

Ancak bunu avantaja çevirecek ya da bu avantajı çöpe atacak hamlenin sorumluluğu Ak Parti’nin bizzat kendisinde saklı.

Çıkarılacak adaylar, bilhassa gençlik ve yaşam şekli ile ilgili teminatlar büyük önem arz ediyor.

Partiye yakın STK’ların, sosyal medyacıların paylaşımı sanılandan etkili bir fikir veriyor.

Özetle vitrine kimin çıkacağı, bizzat kendi yaşam tarzı, entelektüel ya akademik derinliği ve vereceği mesajlar doğru kodlanmadan bu seçim için iddialı bir yolculuk yaşanamaz.

Süreç başladı, muhtemelen 15,20 gün sonra Büyükşehir adayı açıklanır.

Sonra oturur yeniden konuşuruz!